Etkinlik, Felsefe Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mustafa Çevik’in açış konuşmasıyla başladı. Prof. Çevik, felsefenin gündelik yaşamdan ve teknolojik dönüşümlerden kopuk bir disiplin olmadığını belirterek, düşüncenin çağın gereksinimleriyle sürekli ilişki içinde tutulması gerektiğini ifade etti.
“FELSEFE İNSANI YENİDEN HATIRLATIYOR”
Açılışın ardından söz alan ASBÜ Rektörü Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan, Dünya Felsefe Günü’nün yalnızca bir kutlama değil, insanın değerine ve eleştirel düşünmenin önemine dikkat çeken bir hatırlatma olduğunu söyledi. Arıcan, çağın hız ve tüketim kültürünün insanı merkezinden uzaklaştırdığını belirterek felsefenin “insanı yeniden merkeze alan” güvence niteliğindeki bir disiplin olduğunu vurguladı. Dijitalleşme ve yapay zekâ çağında felsefi bakışın öneminin arttığına dikkat çekti.
ZİHİN YÜKLEME VE KİMLİK SORUNU TARTIŞILDI
Programın davetli konuşmacısı Kübra Gizem Ganioğlu, özellikle “zihin yükleme teknolojisi” etrafında yürütülen güncel tartışmalara odaklandı. Kişisel özdeşlik problemi üzerinden yeni teknolojilerin kimlik, bilinç ve benlik kavramlarını nasıl dönüştürdüğünü irdeleyen Ganioğlu, etik ve felsefi boyutlara ilişkin kapsamlı değerlendirmelerde bulundu. Sunum, katılımcıların yoğun ilgisiyle karşılandı.
YAPAY ZEKÂ, ETİK VE BİLİŞİN KESİŞİMİ
Etkinlik, Prof. Dr. Mustafa Çevik ve Doç. Dr. Hasan Çağatay’ın yürüttüğü müzakere oturumuyla devam etti. Yapay zekâ, bilişsel teknolojiler ve etik ilişkisi disiplinlerarası bir çerçevede tartışıldı. Katılımcıların sorularıyla zenginleşen oturum, programın etkileşimli bir yapıda sürmesini sağladı.
“ZİHNİN SINIRLARI” ÜZERİNE DERİN SORGULAMALAR
Programın değerlendirme bölümünde Prof. Dr. Mehmet Hilmi Demir, yeni teknolojilerin zihin felsefesi açısından açtığı yeni sorgulama alanlarına dikkat çekti. Kişisel kimlik, zihinsel süreçlerin sınırları ve teknolojinin bu alanlara müdahalesi üzerine yürütülen tartışmaların önemine işaret etti.
Prof. Dr. Mustafa Çevik ise dijital içeriklerin kopyalanmasında bile insani dokunuşun izlerinin sürdüğünü belirterek, zihin yükleme teknolojilerinin “insanın özü”nü nasıl etkilediğine dair tartışmaların felsefi açıdan sürekli canlı tutulması gerektiğini ifade etti.
Etkinlik, felsefe ile teknolojinin güncel kesişim noktalarına ilişkin akademik katkı sunarak tamamlandı.
