“Asıl tehlike sessiz ilerlemesidir. Taşlar küçük olabilir ama ciddi komplikasyonlara yol açabilir” uyarısında bulundu.
Gastroenteroloji uzmanları, toplumda oldukça yaygın görülen safra taşı hastalığına karşı uyarıda bulunuyor.
Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve 42. UGH Kongre Sekreteri Prof. Dr. Mehmet Asıl, safra taşlarının her 10 kişiden birinde görüldüğünü belirtti.
Asıl, kadınlarda, 40 yaş üstü kişilerde, kilolu bireylerde ve hızlı kilo kaybı yaşayanlarda riskin daha yüksek olduğuna dikkat çekti.
Safra taşlarının genellikle belirti vermeden ilerlediğini söyleyen Prof. Dr. Asıl, tedavi edilmediğinde safra yolu tıkanması, iltihap ve pankreatit gibi ciddi komplikasyonlara neden olabileceğini ifade etti.
Hastalığın belirti verdiği durumlarda yaşam kalitesini ciddi şekilde bozduğunu belirten Asıl, şunları söyledi:
“Karın sağ üst kısmında, özellikle yağlı yemeklerden sonra artan ağrı tipiktir. Ağrı sırta veya sağ omuza yayılabilir. Bulantı, kusma, şişkinlik ve hazımsızlık da görülebilir. Ciltte sararma ve koyu renkli idrar, safra yollarının tıkandığına işaret eder.”
Prof. Dr. Asıl, tedavi edilmeyen safra taşlarının hayati tehlike oluşturabileceğini belirterek, şu bilgileri paylaştı:
“Safra kesesi veya safra yollarının iltihabı, safra yolu tıkanması ve akut pankreatit ölümcül seyredebilir.”
Safra taşlarının tanısında en sık kullanılan yöntem abdominal ultrasonografidir.
Gerekli durumlarda MRCP veya endoskopik ultrasonografi gibi ileri yöntemler uygulanabilmektedir.
Tedaviye ilişkin Prof. Dr. Asıl şunları söyledi:
“Şikâyet yaratmayan sessiz taşlarda cerrahi gerekmez. Ancak ağrı, bulantı, kusma gibi belirtiler varsa tek çözüm ameliyattır. Laparoskopik yöntemle yapılan safra kesesi ameliyatları kısa sürer ve hastalar birkaç gün içinde normal yaşantısına döner.”
Safra taşlarından korunmak için düzenli egzersiz, dengeli beslenme, yavaş kilo verme ve yeterli su tüketimi önerilmektedir.
Asıl ayrıca şu uyarıda bulundu:
“Hızlı kilo verme diyetlerinden kaçınılmalı. Kadınlar, hamileler, ailesinde safra taşı öyküsü olanlar ve diyabet hastaları düzenli kontrol yaptırmalı.”
“TAŞ KÜÇÜK OLABİLİR AMA ETKİSİ BÜYÜK OLUR”
Prof. Dr. Asıl, sözlerini şöyle tamamladı:
“Safra taşları küçük olabilir ancak hayati komplikasyonlara neden olabilir. Şikâyetleri hafife almayın, gecikmeden tedavi olun. Safra kesesi alındığında normal bir yaşam mümkündür.”