Açıklamada, her yıl yılbaşı öncesi dar gelirli vatandaşların uzun kuyruklarda bilet almak için beklemesinin sıradan bir görüntü olmadığı vurgulandı. Bu manzaranın, toplumsal bir bağımlılığın ve ekonomik çaresizliğin yansıması olduğu ifade edildi. Dernek, Milli Piyango ve benzeri çekiliş sistemlerinin özellikle ekonomik açıdan kırılgan kesimleri hedef alan yapılandırılmış bir düzen olduğuna dikkat çekti.
DİNİ VE AHLAKİ AÇIDAN ELEŞTİRİ
Basın açıklamasında dini ve ahlaki perspektife de yer verildi. İslam inancında kumarın (meysir) yalnızca bir oyun olarak görülmediği, emeğin karşılıksız aktarımı ve toplumsal adaletin ihlali olarak değerlendirildiği hatırlatıldı.
Maide Suresi 91. ayete atıf yapılan açıklamada, kumarın bireyi çalışmadan kazanma hayaline sürüklediği, oysa dini öğretilerin rızkın emek ve sabırla elde edilmesini öğütlediği belirtildi. Bir kişinin kazancının binlerce kişinin kaybı üzerine kurulmasının ahlaki meşruiyetinin sorgulanması gerektiği vurgulandı.
“EKONOMİK OLARAK KIRILGAN KESİMLER SÖMÜRÜLÜYOR”
Dernek, Milli Piyango kuyruklarında bekleyenlerin büyük bölümünün asgari ücretliler, işsizler, emekliler ve gençlerden oluştuğunu kaydetti. Açıklamada, “zengin olma ihtimali” üzerinden sınırlı gelirlerin düzenli biçimde sistem içine aktarıldığı belirtilerek, bunun yalnızca bir şans oyunu değil, ekonomik olarak kırılgan kesimlerin umutlarının sistematik şekilde sömürülmesi olduğu savunuldu.
KUMAR BAĞIMLILIĞI UYARISI
Kumar bağımlılığının geçici bir heves değil, bilimsel olarak tanımlanmış bir davranışsal bağımlılık olduğu ifade edilen açıklamada, “Kazansaydım hayatım değişirdi” düşüncesinin bireyleri sürekli yeniden denemeye ittiği belirtildi. Tedavi merkezlerine başvuran birçok kişinin hikâyesinin “bir kere denemiştim” cümlesiyle başladığına dikkat çekildi.
MEDYA VE “MİLLİ” İFADESİNE ELEŞTİRİ
Basın açıklamasında, Milli Piyango’nun ulusal ve yerel medyada yoğun reklam kampanyalarıyla sunulması ve büyük ödül vurgusunun abartılması da eleştirildi. Özellikle “milli” ifadesinin kullanılmasının bu faaliyetlere toplumsal meşruiyet kazandırdığı belirtilerek, bunun ciddi bir çelişki olduğu savunuldu. Dernek, “milli” kavramının ortak değerleri ve toplumsal refahı çağrıştırdığını, ancak bu ismin bir şans oyununa verilmesinin ulusal duyguların istismar edilmesi anlamına geldiğini ifade etti.
YETKİLİLERE VE TOPLUMA ÇAĞRI
Yeşil Yıldız Bağımlılıklarla Mücadele Derneği açıklamasında üç başlık altında çağrıda bulundu. Devletin, şans oyunlarının olumsuz etkilerini azaltacak politikalar geliştirmesi ve “milli” gibi toplumsal değer ifade eden kavramların ticari şans oyunlarında kullanımını gözden geçirmesi istendi. Medya kuruluşlarına, çekilişleri masumlaştıran dil ve abartılı büyük ödül propagandasından kaçınma çağrısı yapıldı. Aileler ve eğitim kurumlarının ise gençleri “kolay yoldan zenginlik” illüzyonuna karşı bilinçlendirmesi gerektiği vurgulandı.
“GERÇEK UMUT ALIN TERİNDEDİR”
Açıklama, “Bir toplumun gerçek umudu çekiliş toplarında değil; alın terinde, adalette ve üretimde yeşerir” ifadeleriyle sona erdi. Dernek, “milli” olanın umudun ticarileştirilmesi değil, toplumsal refahın hakkaniyetle sağlanması olduğunu belirtti.
