Isparta’nın Senirkent ilçesine bağlı Büyükkabaca Köyü'nde 2013 yılında kaybolan Mehmet Çetin dosyası üzerinde yürütülen bir soruşturma sırasında, olayla ilgisi olmayan ama bağlantılı olabileceği düşünülen başka bir iddia gündeme geldi. Bir televizyon programına katılan tanığın açıklamaları sonrası, Arda Karaman’ın ölümünün cinayet olabileceği yönünde ifadeler ortaya atıldı.
Yayında, Mehmet Çetin'in kaybıyla ilgili bilgi vermek üzere bulunan Fatma Çavdar’ın eski kayınvalidesi Remziye Y., Arda Karaman'ın Fatma’nın eşi Hüseyin Çavdar tarafından öldürüldüğünü bir yakınına söylediğini iddia etti. Bu iddialar üzerine Isparta Cumhuriyet Başsavcılığı, 2016’da vefat eden küçük çocuğun ölümüne ilişkin yeni bir soruşturma başlattı.
EMNİYETTE İTİRAF ETTİ
Soruşturmanın derinleştirilmesiyle birlikte Fatma ve Hüseyin Çavdar çifti gözaltına alındı. 20 Mayıs’ta Isparta Emniyeti’ne getirilen Hüseyin Çavdar, üçüncü gün verdiği ifadede, Arda’nın çok ses çıkarmasından rahatsız olduğu için onu öldürdüğünü söyledi. Emniyet işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Hüseyin Çavdar, "çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Eşi Fatma Çavdar da önce ölümün doğal nedenlere dayandığını savunduysa da, daha sonra çıkan tartışmalar üzerine çelişkili açıklamalar yaptı. Sonuç olarak o da "suça yardım etme" suçlamasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi.
9 YIL SONRA ORTAYA ÇIKTI
Arda Karaman’ın ölümünün üzerinden yaklaşık 9 yıl geçtikten sonra, 2025 yılında yapılan televizyon yayınıyla birlikte soruşturma yeniden gündeme geldi. Olayın aydınlatılması, 20 Mayıs 2025’te alınan itirafla sağlandı.
2013'TE KAYBOLMUŞTU
Bu gelişmeler yaşanırken, asıl araştırılan konu olan 2013’te kaybolan Mehmet Çetin olayı ile ilgili de yeni gelişmeler yaşandı. Çavdar çiftinin gözaltına alındığı gün, Mehmet Çetin’in eski eşi Derya K., onun arkadaşı Bayram A. ve Bekir B. de gözaltına alınarak Isparta’ya getirildi. Şüphelilerin ifadeleri hala alınmaya devam ediyor.
Cinayet kurbanı olan Arda Karaman, zihinsel engelli bir çocuktu. Olayın ardından toplumda büyük yankı uyandı. Arda'nın ölümü yalnızca bir adli vaka değil, aynı zamanda aile içi şiddet, çocuk istismarı ve ihmali üzerine dikkat çeken bir vahşet olarak kayıtlara geçti.