Başkent Ankara, önemli bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. “Cumhuriyet, Uygarlık ve Eğitim” başlıklı sempozyum, Ankara Kent Konseyi’nin koordinasyonunda, Keçiören Belediyesi’nin katkıları ve Ankara Kent Konseyi Eğitim Çalışma Grubu, Eğitim Dostları Vakfı, Ankaralılar ve Ankara’yı Tanıtma Vakfı ile Anadolu Organize Sanayi Bölgesi iş birliğiyle düzenlendi.
Etkinliğe Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz başta olmak üzere, akademisyenler, sivil toplum temsilcileri ve eğitim gönüllüleri katıldı. Sempozyumda bir konuşma yapan Yılmaz, Türkiye’nin eğitim mücadelesini ve bugünkü ahlaki zafiyetleri değerlendirdi.
CUMHURİYET'İN EĞİTİM VİZYONU MASAYA YATIRILDI
Sempozyumda, Cumhuriyet’in eğitim vizyonu ve çağdaş uygarlık hedefi çerçevesinde, Ankara Kent Konseyi’nin bu alandaki çalışmaları ele alındı. Etkinlik, farklı meslek gruplarının eğitime katkı sağlayabileceği yeni yaklaşımların tartışıldığı bir platform oluşturdu.
"BÜTÜN KAZANIMLARIMIZI KAYBETMEKLE KARŞI KARŞIYA KALDIK"
Konuşmasında Atatürk’ün eğitime verdiği önemi vurgulayan Halil İbrahim Yılmaz, şu ifadeleri kullandı:
“Sakarya Savaşı'ndan önce yok olmakla karşı karşıya bir milletin ışık saçan liderinin eğitimi öncelemesinin bize bir ders vermesi gerektiğini düşünüyorum. 'Hattı müdafaa yoktur sathı müdafaa vardır ve o sattı müdafaa bütün vatandır' diyerek yok olmayı ötelediği bir savaş meydanında eğitimi, geleceği önceleyen; ülkesinin, çocuklarının içinde bulunduğu ızdırabı anlamak için bize olağanüstü topraklar gerekiyor. Dolayısıyla ekonomik olarak belki dönem dönem güçlendik ama ahlaken çöktük. Ahlaken çöktük derken birbirimizin ahlakından, gündüz kuşağı olarak tanımladığınız ahlaktan bahsetmiyorum. Bütün kazanımlarımızı kaybetmekle karşı karşıya kaldık.”
"KISITLI İMKANLARLA MÜCADELE EDİYORUZ"
Yılmaz, Kent Konseyi’nin faaliyetlerinin Atatürk’ün idealleri doğrultusunda şekillendiğini belirterek şöyle devam etti:
“İmkansızlığa rağmen bir avuç aydının önderliğinde askerden din adamına, profesörden öğretmene, doktordan iş adamına kadar bütün toplumun disiplinlerinin bir araya gelmesiyle ve o disiplinlerin aydınları bir araya getirmesine atıfta bulunuyor Beyaz Zamanlar Ülkesinde. Kent Konseyinin yapmaya çalıştığı da farklı bir şey değil. Kurucu liderin ışığının elbette binde biri olamayacak diyerek, bunu yapmaya çalışıyoruz. Mustafa Kemal Atatürk'ün o günkü yoksulluğa kafa tutmasına benzer bir şey. Para, imkan, bütçe her şey değildir. İnanmış birkaç kişi bütün bütçeyi ver sermayeyi yener ve biz onu yenmeye çalışıyoruz.”
Sempozyumda, çağdaş eğitimin önemi ve Atatürk'ün mirasına sahip çıkmanın gerekliliği vurgulanırken; Ankara Kent Konseyi’nin bu yöndeki projeleri de paylaşıldı. Katılımcılar, eğitimde iş birliğinin artırılması ve ortak akılla hareket edilmesi gerektiği konusunda görüş birliğine vardı.