İsrail’in Gazze’ye Saldırıları Tepki Topluyor
İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik aralıksız devam eden askeri saldırıları, Türkiye’nin dört bir yanından olduğu gibi iş dünyasından da tepkileri beraberinde getirdi. Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, yazılı bir açıklama yaparak yaşanan insanlık dramına dikkat çekti.
Baran, açıklamasında Filistin halkının meşru haklarının ihlal edildiğini ve bu durumun uluslararası hukuka, insan haklarına ve evrensel değerlere açıkça aykırı olduğunu vurguladı.
"Gazze, Filistin topraklarının ayrılmaz bir parçasıdır"
Gazze’nin Filistin’e ait olduğu yönünde net bir tavır ortaya koyan Gürsel Baran, şunları kaydetti:
“Gazze, sadece bir şehir değildir. O, Filistin halkının tarihidir, kültürüdür, yaşam alanıdır. Nesiller boyunca burada yaşamış ve her türlü yokluğa rağmen toprağını terk etmeyen insanlar var. Gazze’nin demografik yapısını değiştirmeye yönelik sistematik saldırılar, uluslararası camianın gözleri önünde sürmektedir. Bu saldırılar, sadece yerleşim yerlerini değil, aynı zamanda insan onurunu da hedef almaktadır.”
"Filistin halkına yapılan her saldırı insanlığın vicdanını yaralıyor"
Baran, İsrail’in düzenlediği saldırıların sadece askeri bir mesele değil, aynı zamanda bir insanlık trajedisi olduğunu belirtti. Sözlerine şöyle devam etti:
“Sivillerin, çocukların, kadınların hayatını kaybettiği; hastanelerin, okulların ve sivil altyapının hedef alındığı bir ortamda sessiz kalmak, bu suça ortak olmaktır. Uluslararası toplumun vicdanı bu tabloya sessiz kalmamalıdır. Bugün Gazze’de yaşanan dram, aslında hepimizin sınandığı bir vicdan testidir.”
“Topraklarına sahip çıkan bir halk zorla göç ettirilemez”
Baran, açıklamasında Filistin halkının kendi topraklarında yaşama hakkının hiçbir güç tarafından ellerinden alınamayacağını vurguladı:
“Zorla yerinden etme politikaları, tarihte pek çok kez denendi ve her seferinde insanlık kaybetti. Bugün de aynı yöntemlerin Filistin halkı üzerinde uygulanması, yeni bir insani felaketin kapılarını aralamaktadır. Bu halk, toprağına sahip çıkmaktadır ve zorla göç ettirilmeye, kuşatılmaya, şiddetle sindirilmeye çalışılmaktadır. Buna sessiz kalmak, zulmün yanında yer almak demektir.”
“Uluslararası toplum güçlü bir tavır almalı”
Gürsel Baran, yaşananların sadece sözlü açıklamalarla geçiştirilemeyecek kadar ciddi olduğunu belirterek Birleşmiş Milletler, İslam İşbirliği Teşkilatı ve tüm insan hakları kuruluşlarını göreve çağırdı:
“Barış ve adalet için uluslararası toplumun sorumluluğu büyüktür. Diplomatik baskılar artırılmalı, insan haklarını savunan tüm çevreler tek ses olmalıdır. Bugün Gazze’de sessiz kalınırsa, yarın başka coğrafyalarda bu zulüm daha da büyür.”
ATO’dan insan haklarına sahip çıkma çağrısı
Ankara Ticaret Odası, yaptığı açıklama ile yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda toplumsal ve insani konularda da sorumluluk alabileceğini ortaya koymuş oldu. Gürsel Baran’ın açıklaması, Türkiye'deki iş dünyasından Filistin'e yönelik en güçlü dayanışma mesajlarından biri olarak değerlendirildi.
Baran’ın açıklamasının sonunda şu ifadeye yer verildi:
“Barış ancak adaletle mümkündür. Filistin halkının acılarını dindirmek, sadece bölgesel değil, küresel bir sorumluluktur.”