Kaza geçirdiği için aracını kullanamayan B.K., bir hasta yakını olan İ.A.'dan kendisini götürmesini istedi. Ancak Hakkari girişinde durdurulan araçta 33 kilo 270 gram uyuşturucu madde bulununca, doktor da olayla ilişkilendirilerek tutuklandı.
SÜRÜCÜ SUÇU ÜSTLENDİ AMA DOKTOR CEZADAN KURTULAMADI
Araç sürücüsü İ.A., ifadesinde "Uyuşturucu bana ait, doktorun olayla ilgisi yok" dese de bu açıklama yargılamada dikkate alınmadı. Hem sürücü hem de doktor B.K., "uyuşturucu ticareti yapmak" suçlamasıyla tutuklandı. Doktor B.K. 2009 yılında 16 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı. Karar, şüpheye yer bırakmayan delil aramadan verilen bir hüküm olarak tarihe geçti.
FETÖ BAĞLANTISI ORTAYA ÇIKTI
İlerleyen yıllarda Türkiye'nin yargı sistemini derinden sarsan bir gelişme yaşandı. 15 Temmuz 2016 darbe girişiminin ardından, doktorun davasını yürüten savcı, mahkeme heyeti ve temyiz sürecine bakan Yargıtay üyelerinin tamamı FETÖ bağlantısı nedeniyle meslekten ihraç edildi.
YENİDEN YARGILANDI
Bu gelişmeler üzerine doktor B.K.’nin avukatı Polat Balkan, 2017 yılında yeniden yargılama talebinde bulundu. Dosya yeniden açıldı ve yapılan yargılamada doktorun suçsuz olduğu anlaşıldı. Mahkeme, 13 Şubat 2017'de doktorun tahliyesine karar verdi. Böylece B.K., tam 7 yıl 1 ay 16 gün süren haksız tutukluluğun ardından özgürlüğüne kavuştu.
2.5 MİLYON TL TAZMİNAT ÖDENECEK
Tahliye sonrası doktor B.K., devlete karşı 3 milyon TL'lik manevi tazminat davası açtı. Mahkeme, 1 milyon TL manevi tazminat ve bu tutarın 2009 yılından itibaren işlemiş yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verdi. Yıllar içinde biriken faizle birlikte ödenecek tutar yaklaşık 2.5 milyon TL’ye ulaştı.
GÖREVİNE DEVAM EDİYOR
Doktor B.K.'nin şu anda Gaziantep Şehir Hastanesi'nde mesleğine devam ettiği öğrenildi. Yaşadığı haksızlık ve mağduriyete rağmen mesleğini bırakmayan B.K., hem sabrıyla hem de hukuk mücadelesiyle örnek bir direniş gösterdi.
