İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma, holding bünyesindeki şirketlerde gerçekleştirildiği iddia edilen suç örgütü faaliyetleri, kaçakçılık ve kara para aklama iddialarını kapsamayı sürdürüyor.
Turgay Ciner hakkında ise halen teslim olmaması nedeniyle tutuklamaya yönelik yakalama kararı bulunuyor.
TUTUKLAMALAR VE ADLİ SÜREÇ
Şüpheliler, sağlık kontrollerinin ardından Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne sevk edildi. Burada ifadeleri alınan Atilla Ciner ile Ciner Glass AŞ CEO’su Gökhan Şen, sulh ceza hakimliği tarafından tutuklandı.
Diğer şüpheliler olan Hacı Mustafa Kıraç, Ömer Çatal, Orhan Yüksel, Gürsel Usta, İsmail Karakuzu, Yalçın Tahiroğlu, Timur Haşhaş, Kemal Gürsel Özyar, Selçuk Yeşiltaş ve Çiğdem Yılmaz hakkında ise yurt dışına çıkış yasağı ve çeşitli adli kontrol tedbirleri uygulanması kararlaştırıldı.
SORUŞTURMANIN KAPSAMI VE İDDİALAR
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturmada, Can Holding bünyesinde faaliyet gösteren şirketler üzerinden suç işlemek amacıyla örgüt kurulduğu öne sürüldü. İddialar arasında nitelikli dolandırıcılık, vergi kaçakçılığı, kaynağı belirsiz gelirlerin şirket hesaplarına sokulması ve suçtan elde edilen gelirlerin aklanması yer alıyor.
Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) raporları ve mali denetim birimlerinin incelemeleri soruşturmayı derinleştirdi. Yapılan tespitlerde, holding şirketleri arasında faturasız işlemler, sahte belge düzenlemeleri ve sermaye artırımları yoluyla vergi yükümlülüğünün azaltıldığı iddia edildi.
ÖRGÜT YAPISI VE STRATEJİK HAREKETLER
Soruşturmada, Can Holding bünyesindeki örgütün Kemal Can ve Mehmet Şakir Can liderliğinde hareket ettiği belirtiliyor. Örgüt üyelerinin şirket yönetimlerinde değişiklikler yaparak sorumlulukları dağıttığı ve hukuki yaptırımlardan kaçındığı iddiası bulunuyor.
Ayrıca, ticari faaliyeti olmayan şirketlerde nakit sermaye artırımı yapıldığı, bu sermayelerin ortaklara borçlar hesabı üzerinden gösterildiği ve işlemlerin 7256 sayılı Varlık Barışı Kanunu’nu suistimal ederek suç gelirlerinin sisteme dahil edilmesine hizmet ettiği ifade edildi.
MASAK raporlarına göre, örgüt ekonomik gücünü artırmak ve kamuoyunda meşruiyet sağlamak amacıyla eğitim, medya, finans ve enerji gibi sektörlerde şirket alımları ve yatırım faaliyetlerini suç gelirleriyle finanse etti.
ŞİRKETLERE KAYYUM ATANDI
Soruşturma kapsamında toplam 121 şirketin malvarlığına el konulmuş ve TMSF kayyum olarak atanmıştı. Kayyum atanan medya ve eğitim şirketleri arasında şunlar yer alıyor:
- Habertürk Gazetecilik
- Ciner Medya TV Hizmetleri
- Show Televizyon Yayıncılık
- Boğaziçi Radyo Televizyon Yayıncılığı ve Reklamcılık
- Enerji Petrol Ürünleri Pazarlama
- Doğa Okulları İşletmeciliği
- Bilgi Doğa Eğitim İşletmeciliği
- Turktobacco Sigara İç ve Dış Ticaret Pazarlama
- HT Spor Televizyon Yayıncılık
- Bosphorus Medya Grubu Radyo ve Televizyon Yayıncılığı AŞ
Ardından, Can Holding ve Ciner Grubu’na bağlı 18 şirket daha kayyum yönetimine devredildi. Bu şirketler, holding ile yapılan mali ve ticari bağlantılar üzerinden suç gelirlerinin aklanmasına aracılık ettiği şüphesiyle TMSF kontrolüne alındı.
CİNER HAKKINDA YAKALAMA VE TUTUKLAMA KARARI
Soruşturma kapsamında, Turgay Ciner’in sahibi olduğu medya şirketlerinin Can Holding tarafından devralındığı belirlenmişti. Yapılan incelemelerde, bu devir işlemlerinin suçtan elde edilen gelirlerin aklanmasına hizmet ettiği şüphesiyle Ciner hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarıldı.
Ciner’e bağlı diğer şirketlerde de benzer şekilde suç örgütü faaliyetleri tespit edilmiş, toplam 12 şüpheli için gözaltı kararı verilmişti.
SON GELİŞMELER
Soruşturma dosyası, Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Can Holding’e ait 10 şirkete daha kayyum atanmasına karar verdi. Kayyum atanan şirketler arasında enerji, eğitim ve medya sektöründeki önemli kuruluşlar bulunuyor.
