Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Şarm El Şeyh Barış Zirvesi için Mısır’a giderken, uçağın inişi sırasında beklenmedik bir gelişme yaşandı. Erdoğan’ı taşıyan uçak, pistte tekerlekleri değmek üzereyken pas geçti ve Kızıldeniz üzerinde 19 dakika boyunca tur attı.

O dakikalarda, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun zirveye katılacağı yönündeki bilgi Ankara ve uçağın içindeki diplomasi trafiğini hareketlendirdi.

Trump’tan Erdoğan’a övgü : “Güçlü bir dost, aramız hep çok iyi oldu”
Trump’tan Erdoğan’a övgü : “Güçlü bir dost, aramız hep çok iyi oldu”
İçeriği Görüntüle

NETANYAHU ZİRVEYE KATILACAK HABERİ MORAL BOZDU

Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, o dakikaları şöyle aktardı:
Uçak Kahire üzerinden Şarm El Şeyh’e yaklaşırken, Trump’ın Netanyahu’yu zirveye davet ettiği haberi geldi. Bu bilgi üzerine uçağın ön kısmında yoğun diplomatik değerlendirmeler başladı.
Kısa süre sonra Mısır kaynakları, Netanyahu’nun zirveye katılacağını doğruladı. Bu gelişme, Ankara heyetinde moral bozukluğuna yol açtı.

PİSTİ PAS GEÇTİ, HAVADA DİPLOMASİ YOĞUNLAŞTI

Uçak saat 12.44’te inişe geçti, ancak 12.47’de pas geçerek yeniden havalandı. Bu sırada “Erdoğan Netanyahu’yu protesto edip dönüyor” algısı oluştu.
Gerçekte ise, pistte başka bir uçağın bulunması nedeniyle teknik bir pas geçme yapıldığı açıklandı.

Ancak diplomatik kulislerde, Erdoğan’ın Netanyahu’nun zirveye katılmasına sert tepki gösterdiği konuşuldu. Cumhurbaşkanı’nın talimatı üzerine Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve diğer muhataplarla iletişime geçerek,

“Netanyahu’nun bu zirvede yeri yok. Netanyahu varsa biz yokuz.”
mesajını iletti.

“SERT KAYAYA ÇARPTILAR”

Selvi’nin yazısına göre, Irak, Endonezya ve Katar da Türkiye’nin bu duruşuna destek verdi. Bunun üzerine Trump geri adım attı ve Netanyahu zirveye katılmadı.
Uçak, 13.06’da ikinci kez inişe geçti, 13.09’da piste teker koydu ve Erdoğan 13.36’da havaalanına indi.

İKİNCİ “ONE MINUTE” Mİ?

Pas geçme olayı ve Netanyahu krizi aynı ana denk gelince, kamuoyunda “İkinci One Minute mi yaşandı?” yorumları yapıldı. Ancak olayın teknik gerekçelerle yaşandığı, diplomatik restleşmenin ise zirve öncesi arka kapı diplomasisinde sonuç verdiği öğrenildi.

“ERDOĞAN TARİHİN DOĞRU ZAMANINDA DOĞRU YERİNDE”

Selvi, yazısının sonunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın küresel siyasetteki rolüne dikkat çekerek,

“Tarihin yeniden yazıldığı bir dönemde Erdoğan’ın küresel liderliği Türkiye açısından bir şans. Kimse bunu Erdoğan’a bahşetmiyor, o güçlü liderliğiyle bunu hak ediyor.”
ifadelerini kullandı.

Kaynak: Haber Merkezi