Mevcut sistemde hükümet tarafının 5 olan temsilci sayısının 1’e düşürülmesinin görüşülmesi, masadaki güç dengelerinin işçi ve işveren ekseninde yeniden şekillenmesi anlamına geliyor.
2026 yılında geçerli olacak yeni asgari ücret için hazırlıklar sürerken, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun yapısına ilişkin önemli bir değişiklik tartışılıyor. Mevcut sistemde hükümet tarafının 5 olan temsilci sayısının 1’e düşürülmesinin görüşülmesi, masadaki güç dengelerinin işçi ve işveren ekseninde yeniden şekillenmesi anlamına geliyor.
Bu değişikliğin, karar alma süreçlerinde işçi–işveren ağırlığını artıracağı ifade ediliyor.
Yeni dönem asgari ücretinin belirlenmesine yönelik komisyonun ilk toplantısı 12 Aralık’ta, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ev sahipliğinde yapılacak.
Kararlar, her yıl olduğu gibi birkaç aşamada ilerleyecek ve oy çokluğuyla alınacak.
MEVCUT ÜCRET VE BEKLENEN ARTIŞ
Asgari ücret halen:
Brüt: 26.005,50 TL
Net: 22.104,67 TL
İşveren maliyeti ise SGK primi ve işsizlik sigortası fonu dahil 30.621,48 TL seviyesinde bulunuyor.
2026 için zam beklentisi %25–30 aralığında:
%25 artış → 27.630 TL
%30 artış → 28.735 TL
Bu durumda asgari ücretin 28 bin TL’yi aşması öngörülüyor.
Farklı zam oranlarına göre hesaplanan yeni net ücretler şöyle:
%28,5 artış → 28.405 TL
%30 artış → 28.736 TL
%35 artış → 29.841 TL
%40 artış → 30.946 TL
TÜİK verileri, gerçekleşen enflasyon ve 2026 hedeflemeleri dikkate alındığında bu seviyelerin üzerine çıkılma ihtimali bulunuyor.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu; TÜRK-İŞ, TİSK ve hükümetten toplam 15 temsilciden oluşuyor.
Komisyon genellikle dört toplantı sonrası nihai kararı açıklıyor.
Belirlemede dikkate alınan başlıca göstergeler:
Enflasyon verileri
İşçilerin yaşam maliyeti
İşveren maliyetleri
İstihdamın korunması
Ekonomik büyüme ve makro göstergeler
TCMB’nin yıl sonu enflasyon tahmini %31–33,
Orta Vadeli Program (OVP) öngörüsü ise %28,5 seviyesinde.
Bu rakamlar yeni asgari ücret zammının temel parametresini oluşturacak.
Asgari ücret, yalnızca çalışanların gelirini değil, çok sayıda sosyal ve ekonomik ödeme kalemini doğrudan etkiliyor.
Bunlar arasında:
İşsizlik maaşı
Tazminatlar
GSS primleri
Stajyer ücretleri
Doğum/analık ödenekleri
Borçlanma primleri
BES katkısı
Yeni ücret, bu ödemelerin tamamını yukarı çekecek.
Brüt ücret artacağı için kıdem ve ihbar tazminatları yükselecek.
En düşük ve en yüksek işsizlik maaşı tutarı da brüt asgari ücrete bağlı olarak artacak.
Mesleki eğitimde ödenen stajyer ücretleri, doğum–askerlik–yurtdışı borçlanması maliyeti ve diğer prim esaslı ödemeler de artacak.
GSS, BAĞ-KUR VE SSK PRİMLERİ
İsteğe bağlı sigorta ve genel sağlık sigortası primleri de Ocak ayından itibaren yükselecek.
2022’den itibaren asgari ücret tamamen vergi dışı tutuluyor ve bu uygulama devam edecek.
2026 Bütçe Teklifi’ne göre vergi istisnasının çalışanlara sağlayacağı katkı 1,09 trilyon TL düzeyinde tahmin ediliyor.
Bu düzenleme özellikle brüt maaşla çalışanların net gelirini artıracak.
Asgari ücretteki artış, özel sektörde maaş skalasının yeniden belirlenmesinde referans kabul edildiği için, diğer çalışanların zam oranlarını da dolaylı olarak yukarı çekecek.
SONUÇ: 2026’DA YENİ DENGE DÖNEMİ
Asgari ücrete yapılacak artış, hem ücret seviyesini hem sosyal ödemeleri hem de işçi–işveren dengesini doğrudan etkileyecek.
Komisyonun yapısının değişmesi halinde ise, 2026 için “ücret pazarlığı” bambaşka bir dengede şekillenebilir.
