Selim Temurci, Gelecek Partisi’nin kuruluşunda büyük umutlar taşıdığını ancak zamanla partinin siyasetteki konjonktürel dalgalanmalara göre şekil değiştiren bir yapıya dönüştüğünü ifade etti. Kuruluş döneminde güçlü ve umut vaat eden bir kadronun oluştuğunu ancak bugün partinin isminden dahi vazgeçebilecek bir hal aldığını belirtti.
KİMLİK BUNALIMI VE GEÇMİŞLE HESAPLAŞMA SİYASETİ
Temurci, partinin amacını, hedeflerini ve kuruluş ilkelerini unuttuğunu vurgulayarak, yaşanan kimlik bunalımlarının, sokağın gerçeklerinden kopuk siyasetin ve ben merkezli anlayışın partiyi zayıflattığını söyledi. “Küçük olsun, benim olsun” yaklaşımının Türkiye’nin ihtiyacı olan siyasetten uzak olduğunu dile getirdi.
PARTİ İÇİNDEKİ MUHALEFET VE YETERSİZ İSTİŞARELER
Selim Temurci, genel ve yerel seçimlerden sonra parti içinde yapılan tüm öneri ve müzakerelerin sonuçsuz kaldığını, istişare mekanizmalarının çalıştırılmadığını, Genel Başkan’dan sahici bir çıkış yolu sunulmadığını aktardı. Bu durumun birçok kurucu ve teşkilat mensubunun partiden kopmasına sebep olduğunu belirtti.
“MAHALLEMİZLE KAVGALI” BİR SİYASET ANLAYIŞI
Temurci, “ehliyet, liyakat ve istişare” diyerek yola çıkanların, bugün sadece “sadakat” istediğini, ülke yönetiminin kişiselleştirildiğini ve “ben” anlayışının hakim olduğunu eleştirdi. Mahallelerden çıkma sözü verenlerin kendi mahallesiyle “kavgalı” hale geldiğini söyledi.
VATANDAŞIN BEKLENTİLERİNDEN KOPUK SİYASET
Partinin sokağın gündeminden uzaklaştığını ve vatandaşın siyasetten beklentilerini karşılayamadığını belirten Temurci, bunun gerçek siyaseti ıskalamaktan başka bir sonuç doğurmayacağını ifade etti. Siyasi partilerin sokağın gerçeklerine göre hareket etmesi gerektiğini vurguladı.
İSTİFA KARARININ ARKASINDAKİ SİYASİ DURUŞ
Temurci, yaşanan kimlik bunalımları nedeniyle partinin gerçekçi bir siyasi zemine oturamadığını ve vicdani sorumluluk gereği partiden ayrılma kararı aldıklarını söyledi. Kurucu olarak emek verdikleri partiye teşekkür ederek mücadelelerini gerçekçi zeminlerde sürdüreceklerini açıkladı.