Ünlü sanatçı Güllü’nün Yalova’daki evinde pencereden düşerek hayatını kaybetmesine ilişkin yürütülen soruşturmada yeni bir gelişme yaşandı.
Yürütülen adli süreçte, şüphelilerin olay günü uyuşturucu madde etkisinde oldukları yönündeki iddialar kamuoyunda geniş yankı uyandırmıştı. Özellikle aile bireylerinin ifadeleri ve bilirkişi raporları, dosyayı daha da dikkat çekici hale getirmişti.
OLAY NASIL YAŞANDI
26 Eylül 2025 tarihinde Yalova’nın Çınarcık ilçesi Harmanlar Mahallesi Vali Akı Caddesi üzerindeki bir apartmanın 5’inci katında bulunan kapalı terasta, 52 yaşındaki sanatçı Güllü, kızı ve arkadaşının yanında bulunduğu sırada pencereden düşerek hayatını kaybetti. Olayın ardından başlatılan soruşturmada ölümün şüpheli bulunması üzerine kapsamlı inceleme yapıldı.
SORUŞTURMA VE TUTUKLAMA SÜRECİ
Güllü’nün ölümüyle ilgili olarak Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan kızı Tuğyan Ülkem Gülter, “tasarlayarak yakın akrabayı öldürmek” suçlamasıyla çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Aynı dosyada yer alan Sultan Nur Ulu hakkında ise ev hapsi kararı verildi.
UYUŞTURUCU TESTLERİ NEGATİF ÇIKTI
Soruşturmanın en çok tartışılan başlıklarından biri olan uyuşturucu iddialarıyla ilgili olarak, şüpheliler Adli Tıp Kurumu’na sevk edildi. Yapılan testlerin ardından hem Gülter’in hem de Ulu’nun uyuşturucu madde kullandığına dair herhangi bir bulguya rastlanmadığı bildirildi.
SAÇ ÖRNEĞİNDE MADDEYE RASTLANMADI
Adli Tıp Kurumu Bursa Adli Tıp Grup Başkanlığı Kimya İhtisas Dairesi tarafından hazırlanan raporda, şüphelilerden alınan saç örneklerinde uyuşturucu ve uyarıcı maddeler ile ilaç etken maddelerine rastlanmadığı belirtildi. Raporda, analizlerin geriye dönük kullanım ihtimalini de kapsadığı ifade edildi.
AİLE İÇİ İDDİALAR GÜNDEME GELMİŞTİ
Olayın ardından Güllü’nün oğlu Tuğberk Yağız Gülter, savcılık ifadesinde ablası ve onun arkadaşı için “uyuşturucu madde kullanmış olabilirler” şeklinde beyanda bulunmuştu. Bu ifade, test sonuçları açıklanana kadar kamuoyunda geniş tartışmalara neden oldu.
DIŞ KUVVET VE TEMAS TESPİTİ
8 Ekim’de olay yerinde keşif yapan bilirkişi heyetinin hazırladığı raporda, Güllü’nün geriye doğru düşebilmesi için dengesini bozacak nitelikte bir dış kuvvet ve temasın bulunması gerektiği tespit edildi. Raporda, düşmenin yalnızca kazayla açıklanmasının zor olduğu değerlendirmesine yer verildi.
İNTİHAR BULGUSU BULUNMADI
Bilirkişi raporunda ayrıca, sanatçının evde güvenlik önlemleri aldığına dikkat çekildi. İncelemelerde Güllü’nün intihar düşüncesine sahip olduğuna dair herhangi bir bulguya rastlanmadığı da açıkça ifade edildi.
YAKIN ARKADAŞTAN ÇARPICI İDDİALAR
Güllü’nün yakın arkadaşı Özlem Kara, soruşturma sürecinde dikkat çeken iddialar ortaya koydu. Kara, Güllü’nün özellikle kızından korktuğunu, zaman zaman evde tedirginlik yaşadığını ve tehdit edildiğini ileri sürdü. Kara’nın iddiaları arasında, sanatçının torununun güvenliği konusunda ciddi endişeler taşıdığı da yer aldı.
EVDE KAMERA TAKTIRDIĞI İDDİASI
Özlem Kara, Güllü’nün evin çeşitli noktalarına güvenlik kamerası taktırdığını, bunun nedeninin ise kendisini güvende hissetmemesi olduğunu öne sürdü. Bu iddialar da dosyada tanık beyanları kapsamında değerlendirilmeye alındı.
CEZAEVİ SÜRECİ VE NAKİL
Tutuklanmasının ardından Gebze Kadın Cezaevi’ne gönderilen Tuğyan Ülkem Gülter’in, burada zor bir süreç geçirdiği ve koğuşta protesto edildiği yönünde iddialar ortaya atıldı. Gülter’in daha sonra Silivri Cezaevi’ne nakledildiği öğrenildi. Avukatı Merve Uçanok’un da nakil sürecinden cezaevi ziyareti sırasında haberdar olduğu belirtildi.
Soruşturma, bilirkişi raporları, tanık ifadeleri ve adli tıp sonuçları doğrultusunda çok yönlü olarak sürdürülüyor.




