İstanbul'un Eyüpsultan ilçesinde, 2019 yılında bir kişinin kiraladığı evin kira bedeli konusunda yaşanan uyuşmazlık, Türkiye genelinde kiracı haklarına dair önemli bir emsal kararla sonuçlandı. Kiracı, 2021 yılında kira bedelini yıllık yasal artış oranı üzerinden güncelledi. Ancak ev sahibi, bu artışın, taşınmazın bulunduğu sitenin içerisindeki emsal taşınmazların kira rayiç bedellerinin altında kaldığını savundu.İstanbul'da Kiralama Uyuşmazlığına Mahkemeden Emsal Karar: Kira Artışında Detaylı İnceleme Şart!İstanbul'un Eyüpsultan ilçesinde 2019 yılında ev kiralayan bir kişi, 2021 yılında yıllık yasal artış oranı üzerinden kira bedelini güncelledi. Ancak, ev sahibi, kiracının yaptığı bu artışın, taşınmazın bulunduğu site içerisindeki emsal taşınmazların kira rayiç bedellerinin altında kaldığını iddia etti. Olay, mahkemeye taşındı ve yerel mahkeme, ev sahibinin kira uyarlama artışı talebini reddetti.Haberglobal'den Sibel Gülersöyler'in haberine göre, ev sahibi bu kararı beğenmeyerek davayı istinafa taşıdı. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 54. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin kararına katılmayarak, uyarlama davasının şartlarının detaylı bir şekilde incelenmesi gerektiğine ve uyarlama istenen taşınmazın mevcut durumunun dikkate alınması gerektiği kararını verdi.Bu karar, Türkiye genelinde kira sözleşmeleri ve kira artışlarına dair yeni bir perspektif sunarak, benzer uyuşmazlıklarda detaylı incelemenin önemini vurguluyor. Kiracı ve ev sahibi hakları arasındaki dengeyi sağlamaya yönelik alınan bu karar, hukuki süreçlerin daha adil ve detaylı bir şekilde yürütülmesine katkı sağlayabilir. Konut kiralama sözleşmelerinde yaşanan uyuşmazlıklarda, mahkemelerin taşınmazın mevcut durumunu göz önünde bulundurması, emsal teşkil edebilecek bir adım olarak değerlendirilmektedir.İmar Değişiklikleri ve Ekonomik Koşullar Uyarlamayı Gerektiriyor!İstanbul'un Eyüpsultan ilçesinde yaşanan bir kira artış davası, ev sahibi ve kiracı hakları arasında detaylı bir incelemeyi gündeme getirdi. Mahkeme kararının devamında, kiralananın niteliği, kullanma alanı, konumu, bölgedeki kira parasını etkileyecek imar ve ticaret değişiklikleri, emsal kira paraları, vergi ve amortisman giderlerindeki artışlar, döviz kurlarındaki ani iniş ve çıkışlar, ciddi ekonomik krizler veya doğal afetlere bağlı ödeme esaslarının yeniden düzenlenmesini gerektirecek olayların araştırılması gerektiği ifade edildi.Gayrimenkul Hukukçusu Avukat Sinan Keskin'in değerlendirmesine göre, ev sahipleri halihazırda kira bedellerinin mevcut ekonomik koşullara ve çevre rayiçlerine göre düşük kaldığına dikkat çekti. Ayrıca, 5 yılın dolmasının ardından kiralarını yükseltmek isteyen ev sahiplerine kira tespit davası açma hakkı tanındığını paylaştı.YÜZDE 25 SINIRI KALKACAK MI?Keskin, kira uyarlama davasının önemli bir farkına da vurgu yaparak, "Kira bedelinin günün koşullarına uyarlanması için 5 yılı beklemeksizin her zaman açılabilmesi" olduğunu belirtti. Örneğin, kiracının sözleşmenin ikinci yılında 3.000 TL kira ödüyorsa ve piyasa rayiç bedeli 25.000 TL ise, uyarlama davası sonucunda bu rakama yükseltilebileceğini ifade etti. Yine uyarlama davasının şartlarının mahkemece kabul edilmesi durumunda, yüzde 25'lik kira sınırının aşılmasının mümkün olabileceğini belirtti. Bu karar, ev sahipleri ve kiracılar arasındaki dengenin sağlanması adına yeni bir perspektif sunarak, kiracı haklarının güçlenmesine katkıda bulunabilir."KİRA UYARLAMASI TALEP RET KARARI VERMEK DOĞRU DEĞİL"İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 54. Hukuk Dairesi, kira uyarlamasına ilişkin önemli bir kararla kiracı haklarını güçlendirdi. Avukat Sinan Keskin, değerlendirmesinde mahkemenin kira uyarlaması taleplerine ret kararı vermenin doğru olmadığını belirterek, uyarlama davasının detaylı bir şekilde incelenmesi, bilirkişi heyetinden rapor alınması ve tüm hususların değerlendirildikten sonra bir karar verilmesi gerektiğini ifade etti.Keskin, mahkemenin ev sahipleri için öngörülen 5 yıllık bekleme sürecini dikkate almadan, kira uyarlama davasının önünü açtığını vurgulayarak, bu kararın kiracı haklarının daha etkin bir şekilde kullanılmasına olanak sağladığını belirtti.Ayrıca, Avukat Hadi Dündar da kira sözleşmelerinin taraflar arasında belirlenen kira artışı ve dönemine göre şekillendiğini, yıllık olarak TÜFE oranına göre yenilendiğini hatırlatarak, yüzde 25 sınırını aşan kiracının geriye dönük alacak davası açma hakkına vurgu yaptı.Bu karar, Türkiye genelinde kira sözleşmelerine ve kira artışlarına dair yeni bir hukuki perspektif sunarak, kiracı haklarının korunması ve adaletin sağlanması adına önemli bir adım olarak değerlendirilmektedir.
Kaynak: haberglobal