İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), sadece İstiklal Caddesi değil, Gezi Parkı, Hidiv Kasrı ve Kanal İstanbul’un imar planları gibi kritik davaları da arka arkaya kazandı. İBB’nin son başarısı, İstanbul’un kalbi olarak kabul edilen İstiklal Caddesi üzerindeki yetki ve sorumluluğun kendisine ait olduğunun mahkeme kararı ile tescillenmesi oldu.
İBB’NİN HUKUKİ MÜCADELESİ OLUMLU SONUÇLANDI
AK Parti döneminde Beyoğlu Belediyesi, "İstiklal Caddesi Cephe Düzenleme Projesi" hazırlamış ve bu projeyi Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan onaylatmıştı. Ancak, İBB, İstiklal Caddesi’nin ana arter olarak belirlenmiş olması nedeniyle tüm yetkinin kendisinde olduğunu savunarak hukuki süreç başlattı.
MAHKEMEDEN GELEN KARARLAR
Uzun süren mahkeme sürecinde birçok önemli karar alındı. Bu kararlar şu şekilde:
12 Ekim 2023 tarihinde mahkeme, İstiklal Caddesi’nin 1986 yılında ana arter olarak belirlendiğini ve Beyoğlu Belediyesi’nin projeyi İBB Meclisi onayına sunmadan doğrudan Kültür ve Turizm Bakanlığı’na gönderdiğini belirterek, İBB’nin haklı olduğunu vurguladı ve yürütmeyi durdurma kararı verdi.
16 Kasım 2023 tarihinde ise Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın itirazı üzerine İstanbul İdare Mahkemesi, yürütmeyi durdurma kararını kaldırdı.
26 Ocak 2024 tarihinde de; İBB'nin yeniden başvurusu ile İstanbul 9. İdare Mahkemesi, yürütmeyi durdurma kararını tekrar verdi.
21 Şubat 2024’te, Beyoğlu Belediyesi’nin itirazı üzerine İstanbul Bölge İdare Mahkemesi, İBB’nin haklı olduğuna karar vererek, Beyoğlu Belediyesi’nin başvurusunu reddetti ve yürütmeyi durdurma kararının hukuka uygun olduğunu belirtti.
