İmamoğlu Hakkındaki Yolsuzluk Soruşturmasında MASAK Raporu Deşifre Edildi
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik başlatılan ve halen devam eden yolsuzluk soruşturmasında, Ekrem İmamoğlu’nun mal varlığı ve finansal işlemleri ayrıntılı şekilde incelendi. Bu kapsamda, MASAK tarafından hazırlanan kapsamlı rapor soruşturmanın önemli bir dayanağı oldu.
MASAK Raporuna Göre Ekrem İmamoğlu’nun Mal Varlığı ve Haksız Kazançları
Raporda, İmamoğlu’nun kendisi ve birinci derece yakınlarına ait mal varlıklarında dikkat çekici rakamlar yer aldı. Bu kapsamda;
-
Minimum 4 villa, 7 daire, 14 ofis
-
637 bin 106 Euro
-
63 milyon 550 bin 151 Türk Lirası
tutarında haksız kazanç sağlandığı tespit edildi.
MASAK’tan Soruşturma Boyunca 4 Ayrı Rapor, 11 Ek Talep
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın MASAK’a 22 Ocak 2025 ve 3 Şubat 2025 tarihleri arasında gönderdiği yazılarla başlayan inceleme, 25 Şubat, 4 Mart ve 17 Mart tarihlerinde üç ayrı raporun sunulmasıyla derinleşti. Savcılığın 4 Mart’ta ek rapor talebiyle, 19 Mart’ta da dördüncü raporun hazırlanması sağlandı.
Soruşturmanın ilerleyen aşamalarında ise, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması sonrası yeni bilgiler ışığında toplamda 11 kez MASAK’a yeni rapor talebi gönderildi. Bu talepler doğrultusunda en güncel rapor 4 Haziran 2025 tarihinde başsavcılığa ulaştırıldı.
Şirket Devirlerinde Usulsüzlük İddiaları: Güllüce Tarımcılık A.Ş. ve İmamoğlu İnşaat A.Ş.
Raporda özellikle Güllüce Tarımcılık A.Ş.’nin İmamoğlu İnşaat A.Ş.’ye devri ciddi usulsüzlüklerle dolu olarak değerlendirildi. Devir sırasında;
-
Şirketin taşınmaz varlıklarının toplam değeri 158 milyon 323 bin 438 TL iken,
-
Devredilen bedel 48 milyon TL olarak gösterildi.
Bu büyük fark, raporda “hayatın olağan akışı içerisinde anlaşılamaz” olarak nitelendirildi. Ayrıca, devrin yasaya ve ticari teamüllere aykırı, göstermelik bir sözleşmeyle yapıldığı, ‘Arabuluculuk Sözleşmesi’ ile sahte düzenlemelerin sağlandığı ve şirket defterlerine sahte borç kayıtları işlendiği kayıtlara geçti.
Villaların Finansmanı: İBB İştiraklerinden Para Transferleri ve Para Aklama Şüphesi
İmamoğlu İnşaat A.Ş.’nin, İnmari Prime Projesi kapsamında inşa ettiği villaların satışlarında da ciddi finansal usulsüzlükler bulundu. Özellikle, Carsal Reklamcılık şirketinin satın aldığı villa bedelinin, İBB iştiraki Kültür A.Ş.’den gelen ihaleden elde edilen gelirlerle finanse edilmesi, para aklama suçunu akla getiren bulgular arasında yer aldı.
Ayrıca, satın alma işlemlerinde paranın banka hesapları arasında dolaştırılarak izinin kaybettirilmeye çalışıldığı, satışın ticari işlem gibi gösterilerek faturalandırıldığı tespit edildi. Villayı satın alan gerçek kişinin, şirket genel müdürü Tuncay Yılmaz’ın eşi Selver Yılmaz olduğu ve paranın bir kısmının nakit yatırılması sebebiyle kaynağının belirlenemediği belirtildi.
Elektrik Ustasına Kesilen Milyonluk Faturalar ve Muhasebe Hileleri
İkinci villanın satışında, şirketin taşeronu elektrik ustası Mahmut Gültekin’e kesilen yüksek tutarlı faturaların, villanın satış bedelinden düşüldüğü belirlendi. Gültekin’in villayı alan Hanife Boran’ın kardeşi olduğu ve nakit yatırılan tutarların izinin kaybettirilmeye çalışıldığı raporda vurgulandı. Ayrıca, İmamoğlu İnşaat A.Ş.’nin yasal defterlerinde muhasebe manipülasyonları yapıldığı kayıtlarda yer aldı.
Şirket Çalışanlarına Taşınmaz Satışı ve Kaynağı Belirsiz Nakit Paralar
Raporda, İnmari Oxygen Projesi’nde şirket çalışanları Baran Gönül ve Burcu Beyazoğlu’na yapılan taşınmaz satışlarında yüksek miktarda kaynağı belirsiz nakit para girişlerinin bulunduğu ifade edildi. Bu paraların, araya farklı şirket ve kişi hesapları sokularak izinin kaybettirildiği, işlemlerin ticari fatura düzenlenerek yasal defterlere işlendiği belirtildi.
Satılan Ofislerin Faturaları ve Ticari Defter Manipülasyonları
Raporda yer alan diğer kritik detay, SSB Gayrimenkul A.Ş. ile Kameroğlu ve ASOY İnşaat şirketleri arasında yapılan 14 ofis satışının, sözleşmesiz ve ticari teamüllere aykırı şekilde gerçekleştirilmesi oldu. Bu satışla ilgili muhasebe hileleri ve ticari defterlerde sahte kayıtlar tespit edildi. Ayrıca, ofis satışına ilişkin faturaların 2025 yılında geriye dönük kesildiği ve ticari defterlerde usulsüzlük yapıldığı belirlendi.
