İsrail’de yaşayan Filistinli vatandaşlar, İran’ın füze saldırıları sırasında sığınaklara alınmadıklarını anlattı. El Cezire’ye konuşan isimler, dil bilmelerine rağmen Arapça konuştukları için dışlandıklarını ve güvenli alanlara erişimlerinin engellendiğini ifade etti.
Saldırılardan Kaçtılar, Sığınaklara Alınmadılar
İsrail’in İran’a düzenlediği saldırılarla başlayan savaşın altıncı gününe girilirken, İran’ın yoğun misilleme saldırılarında siviller güvenli alanlara akın etti. Ancak İsrail'de yaşayan bazı Filistinli vatandaşlar, El Cezire’ye verdikleri röportajlarda, sığınaklara alınmadıklarını, ırkçı muameleyle karşılaştıklarını ve güvenlik hakkından dışlandıklarını belirtti.
“Arapça Konuştuğum İçin İçeri Almadılar”
İsrail’in kuzeyindeki Acre kenti yakınlarında yaşayan 29 yaşındaki Filistinli Samar al-Rashed, siren seslerini duyduğunda 5 yaşındaki kızıyla birlikte evlerinin bulunduğu apartmanın sığınağına koştuğunu anlattı. Kızıyla birlikte korku içinde kaçarken sığınağın kapısında bir İsrailli komşusu tarafından durdurulduğunu belirten al-Rashed, şunları söyledi:
“Arapça konuştuğumu duyan biri beni durdurdu. Açıklamaya çalıştım ama yüzüme bakıp ‘Senin için değil’ dedi ve kapıyı yüzüme kapattı.”
Sığınağa alınmayan al-Rashed, kızını alarak evine geri dönmek zorunda kaldı.
Hayfa’da Kapı Açılmadı, Füze Yakınlarında Patladı
33 yaşındaki cep telefonu tamircisi Muhammed Dabdoob ise Hayfa’da çalıştığı dükkândan çıktığında yakındaki sığınağa yöneldiğini söyledi. Ancak sığınak kapısının kilitli olduğunu ve denediği kodun işe yaramadığını ifade etti. Kapıya vurarak içeridekilere İbranice seslenen Dabdoob, kimsenin kapıyı açmadığını belirtti:
“Dakikalar sonra yakınımızda bir füze patladı. İçeridekiler beni duyduğu halde kapıyı açmadı. O an öleceğimi düşündüm.”
“Kapının Deliğinden Baktılar, İçeri Almadılar”
22 yaşındaki hemşirelik öğrencisi Yara Srour, İran saldırısı sırasında annesiyle birlikte Lydd kentinde daha güvenli bir bölgeye kaçtıklarını ve oradaki sığınaklara da giremediklerini anlattı. Srour, kapıları çaldıklarında içerdekilerin kapının deliğinden bakıp kendilerini görmezden geldiğini söyledi:
“Annem yaşlı, zor yürüyor. İnsanlar sadece kendi çevresinden olanları içeri aldı. Geri kalanlara sanki görünmezmişiz gibi davrandılar.”
Srour ayrıca, bazı yoksul Yahudi ailelerin de aynı ayrımcılıkla karşılaştığını vurguladı.
Filistinliler: “Füzelerden Değil, Komşularımızdan Korkuyoruz”
İsrail nüfusunun yaklaşık %21’ini oluşturan Filistinli vatandaşlar, güvenlik hakkına erişimde eşitlik taleplerini gündeme getirirken, savaş ortamının toplumsal kutuplaşmayı daha da derinleştirdiğine dikkat çekiyor.
Hayfa’da yaşananları anlatan Dabdoob şu sözlerle özetliyor:
“Bizim için gerçek bir güvenlik yok. Füzelerden de komşularımızdan da korkuyoruz.”
