Terör örgütü İsrail, Gazze'de aylardır süren saldırılarını yeni bir aşamaya taşımaya hazırlanıyor. İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, Gazze’deki Filistinlilere yönelik insanlık dışı bir planı kamuoyuna duyurdu. Gallant, güneydeki Refah kenti enkazı üzerine kurulacak sözde “insani şehir” için orduya hazırlık talimatı verdiğini açıkladı. Planın ilk adımında yaklaşık 600 bin Filistinlinin El-Mawasi bölgesine yeniden yerleştirileceği, uzun vadede ise bu “şehrin” yaklaşık 2 milyon Gazzeliyi barındıracağı ifade ediliyor.
Gallant, güneydeki Refah kenti enkazı üzerine kurulacak sözde “insani şehir” için orduya hazırlık talimatı verdiğini açıkladı
Gallant’ın açıkladığı bu plan, uluslararası hukuk uzmanları tarafından açıkça savaş suçu olarak nitelendiriliyor. Zira sivillerin zorla yerinden edilmesi, uluslararası hukukun temel ilkelerine aykırı olduğu gibi, “toplu nüfus transferi” ve “etnik temizlik” olarak tanımlanıyor.
Üstelik bu girişim, eski ABD Başkanı Donald Trump’ın 2019’da gündeme getirdiği ve uluslararası kamuoyunda tepkiyle karşılanan “Filistinlilerin Gazze’den üçüncü ülkelere gönderilmesi” planıyla örtüşüyor. Gallant, bu fikrin “günümüzde yeniden değerlendirilmesi gerektiğini” belirtti.
İSRAİL’İN PLANINA DÜNYADAN SERT YANIT
Gallant’ın açıklamalarının ardından Birleşik Krallık, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) gibi ülkelerden art arda kınama mesajları geldi. Bu ülkeler, Filistinlilerin zorla göç ettirilmesine yönelik her türlü girişimi reddettiklerini net bir dille ifade etti.
Ayrıca bölgede faaliyet gösteren uluslararası yardım kuruluşları, İsrail’in “insani operasyon” adı altında ordu konuşlandırmasını gerekçe göstererek, Gazze’de tarafsız ve güvenli yardım yapmanın mümkün olmadığını açıkladı. Bu durum, sivillerin insani yardıma ulaşmasını daha da zorlaştırıyor.
HAMAS: “BOYUN EĞMEYECEĞİZ”
İsrail’in sürgün planına bir diğer sert tepki ise Hamas’tan geldi. Yapılan açıklamada, “İsrail’in halkımızı zorla yerinden etme ve etnik temizlik çabalarına, katliam, açlık ve bombardımana rağmen boyun eğmeyeceğiz” ifadelerine yer verildi. Hamas, Gazze halkının yerinden edilmeye değil, direnişe kararlı olduğunu vurguladı.
“İNSANİ ŞEHİR” MASKESİ ALTINDA ETNİK TEMİZLİK
Yoav Gallant’ın “insani şehir” adını verdiği bu plan, birçok insan hakları savunucusu tarafından bir tür göz boyama stratejisi olarak görülüyor. Savaşla harabeye dönen Refah’ın yeniden yapılandırılacağı ve burada Filistinlilere barınma imkanı sağlanacağı iddia edilse de, gerçek niyetin Gazze’yi Filistinlilerden temizlemek olduğu yönünde ciddi endişeler var.
ULUSLARARASI HUKUK NE DİYOR?
Uluslararası İnsancıl Hukuk’a göre, sivil halkın zorla yer değiştirmeye zorlanması, 4. Cenevre Sözleşmesi’ne aykırı bir uygulamadır. İsrail’in bu yönde bir adımı atması halinde, Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) nezdinde savaş suçu ve insanlığa karşı suç kapsamına girecek yargılamaların önü açılabilir.
İsrail’in Gazze’de “yeniden yerleştirme” adı altında planladığı bu toplu nüfus transferi, yalnızca bölgesel bir kriz değil; küresel insan hakları açısından da alarm zillerinin çaldığı bir dönüm noktası. Dünya kamuoyu, Filistin halkının topyekûn sürgün edilmesi karşısında sesini daha güçlü çıkarmaya çağrılırken, gözler uluslararası mahkemelere ve Birleşmiş Milletler gibi kurumların olası yaptırımlarına çevrildi.