Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM’deki grup toplantısında gündeme dair önemli değerlendirmelerde bulundu. Konuşmasına AK Parti Gençlik Kolları’na övgüyle başlayan Erdoğan, daha sonra geçtiğimiz günlerde operasyon sırasında mağarada biriken metan gazı nedeniyle şehit olan 12 askeri anarak başladı.

Adalet Bakanı Tunç'tan Bahçeli'nin TRT Önerisine Yanıt: 'Görüş Birliği Sağlanırsa..'
Adalet Bakanı Tunç'tan Bahçeli'nin TRT Önerisine Yanıt: 'Görüş Birliği Sağlanırsa..'
İçeriği Görüntüle

Erken Seçim Tartışmalarına Kapıyı Kapattı

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in gündeme taşıdığı erken seçim çağrısına ise doğrudan yanıt veren Erdoğan, anayasal takvimi işaret ederek şunları söyledi:

“Millet en son seçimde ülkeyi 5 yıl yönetme görevini bize verdi. Bu süreyi sonuna kadar kullanacağız. Anayasa ve seçim kanunu değişmediğine göre, Cumhurbaşkanı ve milletvekilliği seçimi 2028 yılında, yerel seçimler ise 2029 yılında yapılacaktır.”

Hazımsızlıkları 1950'ye uzuyor

CHP’nın hazımsızlığının kökleri 14 Mayıs 1950’ye kadar uzanıyor. Bakmayın bunların hak hukuk laflarını ağızlarından düşürmediklerine. Bunların anladığı iç ve dış güçlerin kumpaslarıyla iktidarı gasp etmektir. Biz AK Parti olarak CHP ile 2002 kasım ayından beri tam 18 defa sandıkta kozlarımızı paylaştık. Bunlara yabancı değiliz iyi tanırız. Bu yarışı ittifak çatıları altında da yürüttük. Seçimlerin tamamında AK Parti Cumhur İttifakı CHP'yi yendi de yendi. 6’lı masa diyerek tüm muhalefeti bir araya getirdiler. Yine yenildiler. Bay Kemal’i değil yanında yöresinde kim varsa hepsini sandığa gömdük. Seçim kazanmadan Bay Kemal’e şirinlik yapan kapı kollarını da hezimete uğrattık. Konuşmalarında tutarlılık desen yok. Cumhur İttifakı olarak ülkemize her biri altın değerinde 5 yıl kazandırmakla kalmamşış milletimizin istikbalini de kurtarmışız. Bu partinin başında bir şahıs var. Oturduğu koltuğu bir türlü dolduramayan zat meyhane ağzıyla bağırıyor. Bir sonraki kürsüde söylediklerinin tersi zırvaları arka arkaya sıralıyor. Konuşmalarında mantık örgüsü hak getire. Ülkeye bir faydası yok ama en azından milleti eğlendiriyor. Bu pespayeliğinde gerisinde utanç verici başka bir tablo var. Yargı gelmiş geçmiş en büyük hırsızlık çetesine yönelik bir soruşturma açtı. Şikayet edenlerin, edilenlerin rüşvet alanların hepsi CHP’li. Ahtapotun farklı il ve ilçelerdeki kolları deşifre olmaya başladı. Gazete ve tvlere yansıyanları görmüşsünüzdür. TOKİ ile yarışacak vizyon projemiz dedikleri kooperatif skandalında hakkını mahkemede arayanlar da CHP’lilerden oluşuyor. İnşaat aşamasındayken demirden çaldıkları için skandal patlak veriyor. Söz konusu kooperatif CHP’nin örnek gösterdiği bir proje. Halk partisi olmuş haraç partisi.

SİYASİ DEĞİL HUKUKİ BİR SÜREÇ VAR

Yargının tek yaptığı önüne gelen şikayetlerin gereğini yerine getirmekten ibaret. Ortada siyasi değil hukuki bir süreç var. Bu sürecin hiçbir tarafında biz yokuz. CHP rüşvet alınırken suçüstü yapılan bir olayı bile utanmadan bize mal etmeye çalışıyor. Gözaltı olunca hemen siyasi operasyon dediler. Şimdi genel başkanı çıkmış şok oldum diyor. Sen bu kafayla gidersen daha çok şok olursun en sonunda rezil rüsva olursun. Bunlar ülkemizin en meşhur markalarından olan baklavayı da kirletmişlerdir.

CHP ZİHNİYETİNİN EN SON KURBANI BAKLAVA OLMUŞTUR

CHP zihniyetinin en son kurbanı baklava olmuştur. CHP hırsıza yolsuza sırf kendi partilerinden diye hoşgörülü davranabilir ama devletin hiçbir kurumu böyle yapmaz. CHP’liler şehirleri adeta haraca bağladı. İster valizde ister baklava kutusu olsun rüşvet aldıysanız halkın parasını hamuduyla götürdüyseniz yargıya tıpış tıpış hesap vereceksiniz.

Mecazen diyerek onları rahatlatalım telef olup gittiler. Biz milletimizin desteğiyle mücadeleye devam ediyoruz. Bizi engellemek için kumpastan darbeye kadar her yolu denediler. Aldıkları sınırsız uluslararası desteğe rağmen başaramadılar.

"CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ 2028 YEREL SEÇİM 2029'DA"

Haksızlıklar ve milli iradeyi hedef alan alçak saldırılar karşısında tavrımız hep böyle oldu. Demokratik sistem içinde meşruiyetten ayrılmadan mücadelemizi sabırla yürüttük. Son dönemde çıkardıkları gürültüde aynı aklı görüyoruz. Batılı ülkelere Türkiye'ye niçin müdahale etmiyorsunuz diyecek kadar alçalabileceklerine şahit olduk. Bir süredir sandıkta sandık deyip duruyor. Anayasa ve seçim kanunu değişmediğine göre seçim 2028 yılında mahalli idare seçimi 2029 yılında yapılacak Bay Özgür.

Kaynak: Haber Merkezi