Raporda, İsrail’in hava üstünlüğünü kullanarak İran hedeflerine yönelik gerçekleştirdiği operasyonlar, Türkiye için önemli bir ders olarak sunuldu. Özellikle stratejik tesislerin korunmasına yönelik alçak irtifa hava savunma sistemlerine özel önem verilmesi gerektiğinin altı çizildi. "Başta güvenlik bürokrasisinin yerleşkeleri olmak üzere, korunması gereken kritik bölgelerde bu sistemler hızla hayata geçirilmelidir" ifadelerine yer verildi.
SIZMA FAALİYETLERİNE KARŞI SOSYAL DAYANIŞMA
İran’da yaşanan iç güvenlik açıklarının ajan faaliyetlerine zemin hazırladığına dikkat çeken rapor, Türkiye'de benzer zafiyetlerin oluşmaması için toplumsal barış ve ekonomik istikrarın önemine vurgu yaptı. Siyasi kutuplaşmaların, ekonomik sorunların ve sosyal kırılmaların dış müdahalelere zemin hazırlayabileceği uyarısı yapıldı.
SIĞINAKLAR VE UYARI SİSTEMLERİ KURULMALI
Raporda yer alan en çarpıcı uyarılardan biri de sığınak ve erken uyarı sistemlerine ilişkin oldu. “Muhtemel hava saldırılarına karşı uyarı ve alarm sistemleri tesis edilmeli, özellikle büyük şehirlerde ulaşımı kolay kitlesel sığınaklar inşa edilmeli” denildi. Ayrıca stratejik kurumlar ve altyapı tesislerinin bünyesinde teknik yeterlilikleri karşılayan sığınakların kurulmasının elzem olduğu belirtildi.
TÜRKİYE, BALİSTİK VE HİPERSONİK FÜZELER KONUSUNDA YATIRIM YAPMALI
Raporda savunma sanayii açısından da önemli tavsiyelere yer verildi. İran’ın uzun yıllardır sürdürdüğü konvansiyonel sistem yatırımlarının elektronik harp karşısında yetersiz kaldığı ancak hipersonik füzelerin İsrail’in gelişmiş savunma sistemlerini aşabildiği örnek gösterildi. Bu bağlamda Türkiye’nin, insansız hava araçları, elektronik harp teknolojileri, balistik ve hipersonik füze sistemlerine daha fazla kaynak ayırması gerektiği vurgulandı.
TOPLUMSAL BİRLİK VE KAPSAYICI PROJELER ÖNE ÇIKMALI
Raporun sonunda, güvenlik tedbirlerinin sadece teknik altyapıyla sınırlı kalmaması gerektiğine dikkat çekilerek, toplumsal dayanışma vurgusu yapıldı. “Türkiye bu çerçevede millî birlik ve kardeşlik duygusunu güçlendirmeli, ekonomik problemlerin yol açabileceği sorunlara yönelik önlemler geliştirmeli, ‘Terörsüz Türkiye’ gibi projelerle toplumsal uzlaşıyı kapsayıcı hâle getirmelidir” ifadeleriyle bütüncül bir güvenlik anlayışına işaret edildi.