Avusturyalı yazar Peter Turrini’nin kaleme aldığı ve bireyin varoluşsal sorgulamalarını çarpıcı bir dille ele alan “Nihayet Bitti” adlı tiyatro oyunu, Temmuz ve Ağustos aylarında Ankara’da izleyiciyle buluşacak.

Oyun, başkentte Şato Yazar Sahne ve Çukurambar Kültür Sanat Merkezi’nde sahnelenecek. Gösterim tarihleri arasında 8 Temmuz ile 3 Ağustos arasında toplam sekiz temsile yer verilecek.

Bir adamın sonu mu, yoksa bir başlangıç mı?

Turrini’nin metni, yaşamla ölüm arasına sıkışmış bir adamın içsel yolculuğunu konu alıyor. Sahneye taşıdığı karakter, bir iş insanı, bir eş, bir çocuk, bir yazar ve bir hasta kimliğiyle; toplumun dayattığı rollerle baş etmeye çalışan bir birey olarak karşımıza çıkıyor.

Albert Camus’nün “Kendimi mi öldürsem yoksa bir fincan kahve mi içsem?” sorusunu hatırlatan oyunda, izleyici bu çıkmazın tanığı oluyor. “Nihayet Bitti”, intihar fikrinin kıyısında dolaşan bir zihnin, bin’e kadar sayarak gerçeğe ulaşma çabasını anlatıyor.

Oyun Takvimi:

  • 8 Temmuz Salı, 20:00 – Şato Yazar Sahne

    Görkem Açıkalın Project “Sound of Europe” festivaline damga vurdu
    Görkem Açıkalın Project “Sound of Europe” festivaline damga vurdu
    İçeriği Görüntüle
  • 9 Temmuz Çarşamba, 20:00 – Çukurambar Kültür Sanat Merkezi

  • 11 Temmuz Cuma, 18:00 – Şato Yazar Sahne

  • 13 Temmuz Pazar, 18:00 – Çukurambar Kültür Sanat Merkezi

  • 15 Temmuz Salı, 18:00 – Şato Yazar Sahne

  • 25 Temmuz Cuma, 20:00 – Şato Yazar Sahne

  • 26 Temmuz Cumartesi, 18:00 – Çukurambar Kültür Sanat Merkezi

  • 3 Ağustos Pazar, 18:00 – Çukurambar Kültür Sanat Merkezi

Derin bir yüzleşme sunuyor

Oyun, sadece sahnedeki karakterin değil, izleyicinin de kendi yaşamını sorgulamasına neden olan yapısıyla dikkat çekiyor. Sanatseverler, yalnızlık, umutsuzluk ve bireysel varoluş sancıları gibi temalarla yoğrulmuş bu eserle sahnede güçlü bir yüzleşmeye tanıklık ediyor.

“Nihayet Bitti”, modern insanın içsel çelişkilerini derinlemesine irdeleyen yapısıyla Ankara’daki tiyatroseverler için kaçırılmaması gereken bir yapım olarak öne çıkıyor.

Kaynak: Sevda Ecem Karapolat