PKK/YPG unsurları ile Suriye ordusu arasında devam eden çatışmaların şiddetlenmesi, mahalle sakinlerini daha güvenli gördükleri kent içi bölgelere göç etmeye zorladı. Aileler, yanlarına alabildikleri sınırlı eşyalarla evlerini terk etmeye başladı.
SİVİL YERLEŞİMLERE MÜHİMMAT DÜŞTÜ
Cemiliyye Mahallesi sakinlerinden Yasir Devalibi, mahallelerine çok sayıda mühimmatın düştüğünü belirtti. Devalibi, aralarında roket ve havan mermilerinin de bulunduğu mühimmatın, PKK/YPG’nin işgalindeki bölgelerden atıldığını ve sivil yerleşim alanında evinin yakınındaki bir binaya isabet ettiğini söyledi.
CAN KAYBI VE YARALILAR VAR
Yerel kaynakların aktardığı bilgilere göre, saldırılarda bir kadın ve bir genç yaşamını yitirdi, 13 sivil yaralandı. İkinci bir mühimmatın patlaması sonucu maddi hasar oluştuğu, park halindeki araçların zarar gördüğü aktarıldı. Bölge halkı, artan saldırılar nedeniyle ciddi endişe ve korku yaşandığını dile getiriyor.

SURİYE ORDUSUNDAN KARŞILIK GELDİ
Suriye Savunma Bakanlığı Medya ve İletişim Dairesi, kent merkezindeki sivil yerleşimlere yönelik topçu ve havan saldırılarının ardından, Suriye ordusunun örgüt hedeflerini etkisiz hale getirdiğini açıkladı. Bakanlık, gelişmeler sonrasında operasyonların durdurulması yönünde talimat verildiğini duyurdu.
AŞİRETLERDEN SEFERBERLİK ÇAĞRISI
Halep’te yaşanan sivil kayıpların ardından, Suriye’deki Arap aşiretleri SDG (SDF/QSD) güçlerine karşı seferberlik çağrısı yaptı. Ülkenin en büyük Arap aşiretlerinden biri olan Bakkara Aşireti, yayımladığı görüntülü açıklamayla Suriye devletine bağlılığını ilan etti.
“SESSİZ KALMAYACAĞIZ”
Aşiret liderleri, sivillerin hedef alınmasına tepki göstererek, bu duruma daha fazla sessiz kalmayacaklarını vurguladı. Açıklamada, “Devletimizin yanında yer alarak SDG milislerini Suriye’nin tamamından temizlemeye hazırız” ifadelerine yer verildi.

NE OLMUŞTU?
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriyeli mevkidaşı ile yaptığı görüşme sonrası düzenlenen basın toplantısında, SDG’nin Suriye yönetimine entegre olmasının ülkenin istikrarı açısından kritik olduğunu vurgulamıştı. Fidan, açıklamasında şu ifadelere yer vermişti:
"Türkiye olarak Suriye'nin istikrarına önem veriyoruz. Bunun için bütün yardımı işbirliğini göstermeye hazırız. Cumhurbaşkanımız bu konuda özellikle hassas. Diğer yandan İsrail ile Suriye arasındaki görüşmelerin sonuca ulaşmasını Türkiye olarak istiyoruz.
Bu bölgenin istikrarı için Suriye'nin istikrarı için fevkalade önemli. İsrail'in yayılmacı politikalar izlemek yerine bölgedeki ülkelerle karşılıklı uzlaşıya dayanan bir anlaşmaya varması, anlayış birliği içinde olması bölgenin istikrarına ve küresel güvenliğe katkı yapacak bir husus. SDG'nin Suriye yönetimine entegre olması istikrar için çok önemli. SDG'nin entegrasyonu herkesin lehine olacak şekilde gelişmeli. SDG'nin ( Şam yönetimiyle entegrasyon görüşmelerinde) çok fazla ilerleme kaydetmeye niyeti olmadığını görüyoruz. SDG'nin belli faaliyetlerini İsrail ile koordinasyon içinde yürütüyor olması, aslında Şam ile yürütülen görüşmelerde de şu anda büyük bir engel.
DEAŞ ile mücadelede Şam artık uluslararası koalisyonun bir parçası. Görüşmelerde Türkiye'nin Şam ve koalisyonla birlikte neler yapabileceği ve ne tür desteklerin sağlanabileceği üzerinde duruldu. İkili ilişkilerde başta ticaret, ve mülteci kardeşlerimizin onurlu bir şekilde geri dönüşü konusunu ele alma imkanımız oldu. Suriye'de tüm dünya gördü ki, gerçekten istikrarı sağlayan ve bütünlüğü güçlendirmeye çalışan bir yönetim ortaya koydu."
Çatışmaların, Bakan Fidan'ın açıklamasından saatler sonra şiddetlenmesi dikkat çekmişti.



