Kırıkkaleli Dernekler Federasyonu ve MESVAK, Tarihi Hamamönü Kabakçı Konağı’nda ‘6. Kızılırmak Havzası Kültür ve Sanat Gecesi’ etkinliği düzenledi.
Sanat, siyaset, iş dünyası ve STK temsilcilerinin geniş katılımıyla 12 Haziran’da düzenlenen sohbet ortamındaki etkinlikte; Kızılırmak ve Orta Anadolu’daki tarım uygulamalarına ilişkin konuşmalar, şiir ve müzik dinletileri gerçekleştirildi.
Moderatörlüğünü Kırıkkale Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Halil Murat Ünver’in yaptığı etkinliğe; Kırıkkaleli Dernekler Federasyonu Başkanı Cemal Sertkaya, Yahşihan Belediye Başkanı Ahmet Sungur, Müteşebbis Gelişim Vakfı (MESVAK) Yönetim Kurulu Başkanı Nurettin Konaklı, İç Anadolu Birliği (İÇAN) Genel Başkanı İsmet TAŞ, Kırıkkale Üniversitesi Öğretim Üyesi Muzaffer Kılıç, MESVAK Mütevelli Heyet Başkanı Kazım Ceylan, federasyona bağlı derneklerin başkanları, gençlik ve kadın kolları ile Kırıkkaleli vatandaşlar katıldı.
Etkinlikte; Kırıkkaleli Dernekler Federasyonu Başkanı Cemal Sertkaya, MESVAK Yönetim Kurulu Başkanı Nurettin Konaklı, Yahşihan Belediye Başkanı Ahmet Sungur, MESVAK Mütevelli Heyet Başkanı Kazım Ceylan birer konuşma yaptılar.
Kırıkkale Üniversitesi Öğretim Üyesi Muzaffer Kılıç, Kızılırmak ve Orta Anadolu’daki Tarım Uygulamaları hakkında, Kırıkkale Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Halil Murat Ünver ise ekosistem hakkında sunum gerçekleştirdi.
SU KALİTESİ İYİLEŞTİRİLMELİ
Ekosistem hakkında sunum gerçekleştiren Kırıkkale Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Halil Murat Ünver, “Kırıkkale ekosisteminin iyileştirilmesi için ilk başta su kalitesinin iyileştirilmesi gerekiyor. Onun için atık su arıtma tesislerinin kapasite ve etkinliğinin artırılması şart. Burada çok ciddi sorunlarımız var. Biz bir mesajı yanlış anladık. ‘İnsanoğlu yaratılmışların en şereflisidir’ demek ‘İnsanoğlu bütün dünyayı, doğayı, çevresini tahrip edebilir’ demek değildir. Bizim töremizde de bu yoktur. Dolayısıyla bizim elimize gelen her türlü kirleticiyi ortalığa saçma salahiyetinden, rahatlığından kurtulmamız gerekiyor. Özellikle de suyun kirletilmemesi açısından. Tarım kaynaklı kirliliğin azaltılması gerekiyor. Maalesef bizim çiftçimiz bilinçsiz. Yani haşereleri öldürmek için, pestisiti yok etmek için gereksiz düzeyde tarım ilacı kullanıyorlar. Bu tarım ilacı da akıp nihayeti itibariyle Kızılırmak’a karışıyor. Yukarıdan bu tarafa doğru, Kırıkkale’ye gelene kadar Kızılırmak çok kirleniyor. Yani arıtma bile kifayet etmeyecek derecede kirleniyor. Bu tür kirleticileri, yani inşaat molozunu götürüp Kızılırmak’a dökmememiz gerekiyor. Irmağımıza sahip çıkmamız ve temiz tutmamız gerekiyor.” dedi.
BALIK KOMBİNASYONU DESTEKLENMELİ
Bunun ardından biyoçeşitliliğin korunmasının ve artırılmasının, doğal hayatın korunmasının restorasyonunun geldiğini dile getiren Ünver, “Yani orada bulunan habitatın herhangi bir şekilde zarar görmesini önlemek durumundayız ve bilakis geliştirmek durumundayız. Kırıkkale’nin Karakeçili’ye kadar olan bölgesi biraz çoraktır. Kızılırmak’ın Karakeçili’den sonraki bölümü ise oldukça yeşildir. Hirfanlı barajının çevresi biraz çoraktır. Oralarda da doğal çeşitliliği artırmak gerekiyor. Balık kombinasyonunun desteklenmesi gerekiyor. İstilacı türlerle -bu gerek balık olabilir, gerekse bir takım bitkiler olabilir- mücadele etmemiz gerekiyor. Mesela turna balığı getirdiler. Turna balığı yırtıcı bir balık, oradaki dengeleri biraz değiştirdi, bozdu ve biyoçeşitliliği tek yönlü ve olumsuz şekilde etkiledi.” şeklinde konuştu.
HALKIN BİLİNÇLENDİRİLMESİ ÖNEMLİ
Kıyı şeridi yönetimi ve peyzaj düzenlemeleri yapılması gerektiğine vurgu yapan Ünver, “Yeşil koridorların oluşturulması, plansız yapılaşmanın engellenmesi gerekiyor. Maalesef bağı bahçesi olan kendi inisiyatifinde bir takım inşaatlar yapıyor ve oradaki inşaatın düzensiz yapılanması hem Kızılırmak’ın hem de çevresinin kirlenmesine neden oluyor. Erozyonun kontrolü de önemli bir husus. Kırıkkale bölgesinde pek erozyonla karşılaşmıyoruz ama daha öncesinde yer alan bölgelerde hem taraçalandırmanın yapılmamış olması hem de bitki örtüsünün olmayışı erozyon tehlikesini de bize maalesef getiriyor.” dedi.
BİYOÇEŞİTLİLİK ENVANTERİ OLUŞTURULMALI
En önemli hususlardan bir tanesinin halkın bilinçlendirilmesi ve katılımının sağlanması olduğuna değinen Ünver sözlerini şöyle tamamladı:
“Bu topraklar, bu ülke, bu ırmak, bu çevre çocuklarımızın bize emanetidir, onlara sahip çıkmak zorundayız. Çocuklarımıza buraları daha gelişmiş, daha iyi durumda teslim etmeliyiz düşüncesiyle hareket edecek bir düzey oluşturmamız gerekiyor. Bunun için eğitim ve farkındalık kampanyaları yapmakta büyük fayda var. Tabi hep birlikte, ilçe olarak, il olarak faaliyetler düzenlemek -bunlar eğlence olur, festival olur vs.- bunlara büyük katkı sağlayacaktır. Yerel halkın katılımı çok önemli. Ekoturizm potansiyelinin değerlendirilmesi lazım. Bunun dışında tabi en önemli şey izleme ve denetim. Maalesef bizim yapmadığımız şeylerden bir tanesi, ya da çok da şeffaf olamadığımız konulardan bir tanesi su kalitesinin izlenmesi. Ayrıca biyoçeşitlilik envanterinin oluşturulması gerekiyor. Yaptırımları ve denetimi de ciddiyetle sürdürmemiz gerekiyor. Cezalar caydırıcı ama ceza kesmezseniz maalesef caydırıcılık özelliği kalmıyor. İnsanlar biraz canı yanınca kendine çeki düzen veriyor.”