Bayram tatilinde binlerce sürücünün karşılaştığı ‘gizli radar’ uygulamaları, sosyal medyada büyük tepkilere yol açtı. Vatandaşlar, hız limitlerinin kısa aralıklarla değiştiği noktalarda gizli radarlarla karşılaştıklarını, bunun bir ‘ceza tuzağı’ olduğunu savundu. Tepkilerin odağında yer alan Trafidar adlı sistemle kesilen cezalar için ise kritik bir iddia gündeme geldi.
Sözcü Gazetesi’nden Erdoğan Süzer’in haberine göre; Türkiye Trafik Kazaları Önleme Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Bilal Yeşil, Trafidar sisteminin kullanımıyla ilgili önemli bir hukuki boşluk olduğuna dikkat çekti.
“Uluslararası Sertifikalar Olmadan Cihaz Kullanılamaz”
Yeşil, Trafidar radarlarının teknik standartlara uygunluğunu belgeleyen uluslararası sertifikalarının olmadığını belirterek şu uyarıda bulundu:
“Cihaz muhtemelen TSE standartlarına uygun olarak üretildi. Ancak bu belge kamuoyuna açıklanmış değil. Ayrıca bu tür radarların IP sertifikası (toz, nem, düşme dayanıklılığı), EMC sertifikası (elektronik uyumluluk) ve yaydığı ışınların canlılara zarar vermediğini kanıtlayan belgeleri de olması gerekiyor. Bu belgeler yoksa, cihazın kullanımı yasal zemine oturmaz.”
AB Standartlarına Atıf: “Fotoğraf Olmalı”
Bilal Yeşil ayrıca, hız ihlallerinde tıpkı Avrupa Birliği ülkelerinde olduğu gibi cezaya gerekçe olan ihlalin görüntülü belgelenmesi gerektiğini vurguladı. Sürücülerin yalnızca hız verisiyle cezalandırılmasının yeterli olmayacağını ifade eden Yeşil, bu tür uygulamaların yargıdan dönebileceğini dile getirdi.
Radarlar ‘Kuytu Noktalarda’: Vatandaş Tepkili
Tatil boyunca sosyal medya platformlarında en çok konuşulan konulardan biri de radarların yerleştirildiği noktaların ‘gizlenmiş’ olmasıydı. Sürücüler, hız limitlerinin sık sık değiştiği yol kesimlerinde, aniden çıkan radarlarla karşılaştıklarını ve bu durumun ceza yemelerine neden olduğunu belirtti. İçişleri Bakanlığı’nın bayram öncesinde devreye aldığı Trafidar uygulaması, bir yandan trafik güvenliği için desteklenirken, diğer yandan “radar tuzağı” tepkileriyle karşı karşıya kaldı.