Rahip Bahira’nın kim olduğu ve Hz. Muhammed ile yaşadığı karşılaşmanın detayları merak ediliyor. Tarihte adı sıkça geçen Rahip Bahira kimdir, hangi dönemde yaşamıştır soruları araştırılıyor. İşte detaylar...

RAHİP BAHİRA KİMDİR?

Rahip Bahira, Peygamber Efendimiz’i çocuk yaşta tanıyan ve onun peygamber olacağını ilk fark eden kişilerden biri olmuştur. Onun bu fark edişi, ne bir tesadüf ne de tarihî bir rivayet olarak görülmelidir; aksine ilahi bir işaretin tecellisidir.

RAHİP BAHİRA PEYGAMBER EFENDİMİZİN NEYİ OLUR?

Rahip Bahira, Hristiyan dünyasında dönemin en bilgili din âlimlerinden biri olarak biliniyordu. Rivayetlere göre, Hz. Muhammed (s.a.v.) henüz 12 yaşındayken, amcası Ebû Tâlib ile birlikte Şam’a yapılan bir ticaret yolculuğunda Bahira ile karşılaştı.

Kafile, Busra yakınlarında Bahira’nın manastırına uğradığında rahip, gökyüzünde hareket eden bir bulutun kervandaki bir kişiyi gölgelediğini fark etti. Daha sonra konakladıkları ağacın dallarının da o kişinin üzerine eğildiğini görünce bunun sıradan bir insan olmadığını anladı.

Bahira, Kureyşlilere bir yemek daveti vererek kervandaki herkesi çağırdı. Ancak Hz. Muhammed (s.a.v.) eşyaların yanında kalmıştı. Rahip, “Kafilede gelmeyen biri var mı?” diye sorduğunda, Ebû Tâlib yeğeninin küçük olduğu için geride kaldığını söyledi. Bahira, “Onu da çağırın, o da sofrada bulunsun!” diyerek genç Muhammed’i özellikle davet etti.

Rahip Bahira Nerede

RAHİP BAHİRA OLAYI NEDİR?

Hz. Muhammed (s.a.v.) sofraya geldiğinde Rahip Bahira onu dikkatle süzdü. Onun yüzündeki nurlu ifadeyi görünce, kitaplarında okuduğu peygamberlik alametlerini hatırladı. Daha sonra Peygamberimizin sırtına bakarak, kürek kemikleri arasındaki “peygamberlik mührü”nü fark etti.

Bahira, bu durumu açıkça dile getirerek şöyle dedi:

“Bu çocuk, Âlemlerin Rabbi tarafından gönderilecek son peygamberdir. Allah onu insanlığa rahmet olarak gönderecektir.”

RAHİP BAHİRA PEYGAMBERİMİZİN PEYGAMBER OLDUĞUNU NASIL ANLADI?

Kureyşliler şaşkınlıkla bunun nasıl mümkün olduğunu sorunca Bahira, “Bizim kitaplarımızda bu peygamberin tüm vasıfları yazılıdır. Taşlar ve ağaçlar bile onun geldiğini hissedip secde etti,” dedi.

Rahip Bahira, Ebû Tâlib’e dönerek uyarıda bulundu:

“Yeğenini hemen memleketine geri götür! Yahudiler onu tanırsa zarar verebilirler. Çünkü onlar son peygamberin İsrailoğullarından çıkmasını bekliyorlar.”

Bu uyarı üzerine Ebû Tâlib, Hz. Muhammed’i koruma amacıyla derhal Mekke’ye geri götürdü.

Peygamber

RAHİP BAHİRA HAKKINDA BİLGİLER

Tarihte bazı Hristiyan araştırmacılar (müsteşrikler), Hz. Muhammed’in Rahip Bahira’dan dini bilgiler aldığı iddiasında bulunmuşlardır. Ancak bu iddia, hem Kur’an-ı Kerim’in tevhid anlayışına hem de tarihsel gerçeklere aykırıdır.

Bahira bir Hristiyan rahipti ve onun inancı, teslis (üçleme) esasına dayanıyordu. Oysa İslam, Allah’ın birliğini (tevhid) esas alır. Bu nedenle, Peygamber Efendimiz’in böyle bir inanç sisteminden vahiy aldığı düşüncesi tamamen asılsızdır.

Ayrıca Hz. Muhammed (s.a.v.) okuma-yazma bilmeyen, yani ümmî bir insandı. Kur’an-ı Kerim’de bu durum açıkça belirtilir:

“Sen bundan önce ne bir yazı okur ne de elinle onu yazardın. Eğer öyle olsaydı bâtıla uyanlar şüpheye düşerdi.” (Ankebut, 48)

Bu nedenle, bir rahipten öğrenilmiş bilgilerle Kur’an gibi üstün bir metnin ortaya çıkması aklen de mümkün değildir.

RAHİP BAHİRA OLAYI GERÇEK Mİ?

Rahip Bahira, Hristiyanlık inancına bağlı bir keşişti. Ancak onun İncil’den öğrendiği bilgiler arasında son peygamberin geleceğine dair işaretler bulunuyordu. Bu yüzden Hz. Muhammed’i gördüğünde, kalbinde derin bir iman sezgisiyle onun gelecekteki peygamber olduğunu anlamıştı.

Kur’an-ı Kerim’de de geçmiş din mensupları arasında hakka yönelenlerin kurtuluşa erebileceği bildirilir:

İsfendiyar Zülfikari kimdir, aslen nereli? İsfendiyar Zülfikari serveti ne kadar?
İsfendiyar Zülfikari kimdir, aslen nereli? İsfendiyar Zülfikari serveti ne kadar?
İçeriği Görüntüle

“Allah’a ve ahiret gününe iman eden, salih ameller işleyenlere korku yoktur, onlar mahzun da olmayacaklardır.” (Bakara, 62)

Rahip Bahira’nın bu uyarısı ve tanıklığı, Hz. Muhammed’in peygamberliğinin ilk işaretlerinden biri olarak İslam tarihinde önemli bir yere sahiptir.

Kaynak: Haber Merkezi