Arıkan, hem uyuşturucu ile mücadeleye dair uyarılarda bulundu hem de Ortadoğu'da artan çatışmalar karşısında bölgesel iş birliği çağrısı yaptı. Türkiye, İran, Mısır ve Pakistan'ın ortak savunma paktı kurmasını önerdi.
"UYUŞTURUCU TÜRKİYE'Yİ MERKEZE DÖNÜŞTÜRDÜ"
Konuşmasının önemli başlıklarından biri uyuşturucu ile mücadele oldu. Arıkan, Türkiye'nin artık yalnızca bir uyuşturucu geçiş güzergahı değil, aynı zamanda bir merkez haline geldiğini ifade etti. Yetkililere çağrıda bulunan Arıkan şu ifadeleri kullandı:
"Kontrolünüzdeki medyayı, STK’ları seferber edin. Valilere, Emniyet Müdürlerine, Jandarma Komutanlarına, Başsavcılara bu iş kökten çözülene kadar uykuyu yasaklayın.
Gazetecilerin değil baronların peşine düşmelisiniz."
"BÜYÜK ORTADOĞU PROJESİ DEVREDE"
Ortadoğu’da yükselen tansiyonla birlikte İsrail-İran çatışması gündeme gelirken, Arıkan da bu konuya sert ifadelerle değindi. Mevcut gelişmelerin, emperyalist ve siyonist hedefler doğrultusunda İran’da rejim değişikliği ve bölgenin istikrarsızlaştırılması amacı taşıdığını savundu.
"İstikrarsız bir İran, parçalanmış bir Ortadoğu, Siyonizm’e boyun eğmiş bir coğrafya planlanıyor" diyen Arıkan, Türkiye'nin bu süreçte güçlü bir tavır sergilemesi gerektiğini vurguladı.
"BÖLGESEL GÜÇ İÇİN ORTAK SAVUNMA ŞART"
Arıkan, bu tehditlere karşı Türkiye'nin öncülüğünde İran, Mısır ve Pakistan’ın da yer aldığı bir savunma ittifakı kurulması gerektiğini belirtti:
"Bu birliktelikle caydırıcı gücü hızlıca geliştirelim ve genişletelim. Bugün, Büyük Ortadoğu Projesi’ne 'one minute' deme vaktidir."
Dışişleri Bakanlığı'nın çatışmalara ilişkin geç gelen endişe açıklamasını ise "tehlikenin ciddiyetine karşı zamanında harekete geçilemediği" şeklinde değerlendirdi.
"ÇEVRE DEĞİL, RANT KAYGISI"
Toplantının bir diğer gündemi ise Meclis'e yeniden sunulan İklim Kanunu teklifiydi. Arıkan, bu düzenlemeyi “çevre koruma” adı altında enerji lobilerine hizmet eden bir girişim olarak değerlendirdi:
"Bu yasa doğayı korumak için değil, sermaye gruplarına verilen sözleri tutmak için getirildi. Biz bu dayatmaya, bu oldu bittiye karşıyız."
Yasa teklifi, üç ay önce kamuoyunun tepkisi üzerine geri çekilmiş, ancak aynı haliyle kısa süre önce yeniden Meclis gündemine alınmıştı. Arıkan, bu süreci "yangından mal kaçırmak" olarak nitelendirdi.