Henüz erken aşamada olan bu stratejik anlaşmanın tüm detayları kamuoyuyla paylaşılmamış olsa da, sektör uzmanları bu iş birliğinin öncelikli hedefinin geniş kitlelere hitap eden, güvenli ve kullanıcı dostu otonom araçlar üretmek olduğunu öne sürüyor.
SÜRÜŞ ASİSTANI OLARAK TASARLANIYOR
Toyota’nın sahip olduğu yüksek mühendislik kapasitesi ile Waymo’nun robotaksi alanındaki deneyimi birleştiğinde, otonom ulaşım sistemlerinin yaygınlaşmasının ciddi ölçüde hız kazanacağı öngörülüyor. Toyota Araştırma Enstitüsü tarafından yapılan açıklamada, geliştirilen yeni sistemin başlangıçta tam otonom sürüş yerine sürücülere yardımcı olacak bir “sürüş asistanı” olarak tasarlandığı ifade edildi.
250 BİNDEN FAZLA OTONOM TAKSİ FİLOSUNA SAHİP
Öte yandan, Waymo halihazırda ABD’nin büyük şehirlerinde — özellikle Los Angeles, Austin, Phoenix ve San Francisco’da — aktif olarak faaliyet gösteren 250 binden fazla otonom taksi filosuna sahip. Bu teknolojik altyapı, Toyota iş birliğiyle daha da geliştirilerek farklı şehirlerdeki uygulamalara entegre edilebilir.
Waymo’nun geçmişte Hyundai, Daimler, Fiat Chrysler ve Jaguar Land Rover gibi otomobil üreticileriyle de benzer iş birliklerine imza attığı biliniyor. Örneğin Jaguar’ın tamamen elektrikli SUV modeli I-Pace, beşinci nesil otonom teknolojiye sahip bir araca dönüştürülmüştü.
Waymo, sürücüsüz araçlarının güvenlik performansına dikkat çekerek, insan sürücülere kıyasla yüzde 81 daha az yaralanma içeren kazalara karıştığını savunuyor. Ancak Toyota cephesinden gelen açıklamalar, tamamen sürücüsüz sistemlere geçişte daha temkinli bir yaklaşımın benimsendiğini gösteriyor. Zira geçtiğimiz yıllarda sosyal medyada paylaşılan bazı otonom araç kazaları, halk arasında endişeye yol açmıştı.
