AB Liderler Zirvesi sonuçlarına ilişkin sosyal medya hesabından değerlendirmede bulunan Keçeli, zirvede kabul edilen sonuçların Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin (GKRY) uluslararası hukuka aykırı, maksimalist iddialarını AB’ye dayatma çabasının bir yansıması olduğunu vurguladı.
Keçeli, Türkiye ile Libya arasında 2019 yılında imzalanan Deniz Yetki Alanları Sınırlandırma Mutabakatı’nın, Türkiye’nin uluslararası hukuk çerçevesindeki meşru haklarının en açık göstergesi olduğunu belirtti.
“AB, TARAF TUTMAKTAN VAZGEÇMELİ”
AB’nin deniz yetki alanları gibi karmaşık ve hassas konularda siyasi kaygılarla hareket etmesini eleştiren Keçeli, şu ifadeleri kullandı:
“AB'nin hukuki ve teknik boyutları olan deniz sınırlandırması konusunda siyasi saiklerle taraflı açıklamalar yapması, bölgesel huzur ve istikrara zarar veriyor. AB’nin, hukuki geçerliliği olmayan iddiaları benimsemek yerine, tüm üyelerini uluslararası hukuka uymaya davet etmesi gerekiyor.”
“HAKLARIMIZI KARARLILIKLA SAVUNACAĞIZ”
Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasında, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki hak ve çıkarlarını uluslararası hukuk temelinde savunmaya devam edeceği vurgulandı. Keçeli, Türkiye’nin bölgede hiçbir oldubittiye izin vermeyeceğinin ve haklarının korunması konusunda tavizsiz bir duruş sergileyeceğinin altını çizdi.