Bakanlık tarafından yapılan yazılı açıklamada, İsrail’in kutsal mekanlara yönelik saldırgan tutumunun kabul edilemez olduğu vurgulandı. Açıklamada, “Bugün (26 Mayıs) İsrailli bir hükümet üyesinin Mescid-i Aksa'ya gerçekleştirdiği baskını, bir Parlamento üyesinin Mescid-i Aksa'da işgalci devletin bayrağını açmasını ve Kudüs'te düzenlenen yürüyüş sırasında aşırılık yanlısı yerleşimciler tarafından gerçekleştirilen provokatif eylemleri kınıyoruz” denildi.
Dışişleri Bakanlığı, yaşanan bu olayların münferit provokasyonlar olmadığını, İsrail’in uzun süredir yürüttüğü sistematik bir politikanın devamı niteliğinde olduğunu belirtti.
“NETANYAHU HÜKÜMETİ'NİN GİRİŞİMLERİ HÜKÜMSÜZDÜR”
Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:
“Bu tür eylemler, İsrail’in Filistin halkına karşı sürdürdüğü soykırım ve zorla yerinden etme politikaları ile işgal altındaki Filistin topraklarının tarihi ve demografik kimliğini değiştirmeye ve ilhakına yönelik çabalarının tezahürüdür. Netanyahu hükümetinin bu girişimleri Mescid-i Aksa'nın tarihi ve hukuki statüsünü asla değiştiremeyecektir.”
ULUSLARARASI TOPLUMA ÇAĞRI
Türkiye, Mescid-i Aksa'nın tarihi ve dini statüsünün korunması gerektiğini her fırsatta vurgularken, uluslararası toplumu da İsrail’in provokatif ve hukuk tanımaz tutumuna karşı daha net ve kararlı bir tavır almaya çağırdı. Ankara, Kudüs’teki kutsal mekânların statüsüne yönelik ihlallerin yalnızca bölgesel barışı değil, küresel istikrarı da tehdit ettiğine dikkat çekti.
