Bayraktar açıklamasında, Türkiye’de yağlı tohumlar içerisinde ayçiçeğinin üretim ve tüketim açısından en ön sırada yer aldığını vurguladı. Trakya bölgesinin ülke üretiminin yaklaşık yüzde 35’ini karşıladığını hatırlatan Bayraktar, “Çok önemli bir ürün. Türkiye yağ tüketiminin yüzde 80’i ayçiçeği yağından karşılanıyor. Ancak üretimde sıkıntılar var” dedi.
Son iki yılda üretimin düşüşe geçtiğini ifade eden Bayraktar, 2023-2024 döneminde ayçiçeği üretiminin 2,5 milyon tondan 2,2 milyon tona gerilediğini söyledi. Özellikle kuru arazide sulama imkânı olmadan yapılan üretimin, kuraklık karşısında kırılgan olduğunu vurguladı.
"YAĞIŞ GELMEZSE AYÇİÇEĞİ TARLALARI SÜRÜLECEK"
Kuraklığın etkisinin sahada açıkça görüldüğünü belirten Bayraktar, “Üretici bugünlerde umutla yağış bekliyor. Eğer bu yağışlar gelmezse bazı tarlalar çoktan sürüldü, diğerleri de aynı akıbetle karşı karşıya kalacak. Ürün stres altında” ifadelerini kullandı.
Bayraktar, çiftçinin iki temel beklentisi olduğunu söyleyerek, “Yağış ve makul fiyat. Eğer yağış olursa ve fiyat üreticiyi tatmin ederse üretim devam eder. Aksi takdirde çiftçi ayçiçeği üretiminden vazgeçecek” dedi.
1.6 MİLYAR DOLARLIK İTHALAT YÜKÜ
Türkiye’nin ayçiçeği ihtiyacının tamamını karşılayamadığını da dile getiren Bayraktar, tohum, küspe ve yağ için yurtdışına 2024 yılında 1,6 milyar dolar ödendiğini belirtti. Yerli üretimin artırılması gerektiğinin altını çizen Bayraktar, “Bu rakam ülkemiz ekonomisi açısından sürdürülebilir değil” dedi.
"KURAKLIK ÖNÜMÜZDEKİ EN BÜYÜK AFET"
Ziraat Odaları Birliği Başkanı, son 2,5 ayda 50 ili ziyaret ettiğini ve üreticilerle sahada birebir görüşerek durum tespiti yaptığını anlattı. Çiftçilerin sadece kuraklık değil, don, dolu, aşırı yağış ve fırtına gibi doğal afetlerden de ciddi zarar gördüğünü belirtti.
“Bugün tarihin en büyük don afeti yaşanıyor ama daha büyüğü kapıda: Kuraklık. Türkiye yakın gelecekte su fakiri bir ülke olacak. Kişi başına düşen su miktarı 1300 metreküpten bin metreküpün altına düşecek” diyen Bayraktar, gerekli önlemlerin acilen alınması gerektiğini vurguladı.
Su Yönetimi ve Sulama Altyapısı Acil Gündem
Bayraktar, Türkiye’deki sulama sistemlerinde ciddi kayıplar yaşandığını ifade ederek, “Suyun yarısını tarlaya ulaşmadan kaybediyoruz. Açık kanallar kapalı sisteme dönüşmeli. Tarım sektörü suyun yüzde 77’sini kullanıyor, dolayısıyla tasarruf tedbirleri önce bu alanda alınmalı. Basınçlı sulama sistemlerine geçiş zorunlu hâle getirilmeli” dedi.
Ayrıca, yeraltı su kaynaklarının tükenme noktasına geldiğini, bazı bölgelerde 600 metreden su çekilmeye çalışıldığını ve bunun sürdürülemez olduğunu belirtti. “Eğer tedbir almazsak, bazı ürünlerin ekiminden vazgeçmek zorunda kalacağız” uyarısında bulundu.
TARIMDA GENÇ NÜFUS TÜKENİYOR
Tarım sektörünün yaşadığı yapısal sorunlara da değinen Bayraktar, 18-32 yaş arası genç çiftçi oranının yüzde 5’e kadar düştüğünü belirterek, “Gençlerimizi tarlada tutamıyoruz. Büyükşehirlere asgari ücretle çalışmaya gidiyorlar. Bugün üretimi Suriyeliler ve Afganlar ile sürdürüyoruz, yarın onlar da gittiğinde ne olacak?” dedi.
TARIM STRATEJİK BİR ALAN HALİNE GELDİ
Bayraktar, “Artık tarım stratejik bir konu hâline geldi. Bazı ürünlere gelecekte ya ulaşamayacağız ya da çok yüksek fiyatlara erişebileceğiz. Bu nedenle üretimi sürdürebilmek için çiftçimizin her yönden desteklenmesi gerekiyor” dedi.
CUMHURBAŞKANLIĞI VE BAKANLIKLARA RAPOR SUNULDU
Sahadan topladıkları tüm verileri Cumhurbaşkanı başta olmak üzere Hazine ve Maliye, Tarım ve Orman, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlarına sunduklarını belirten Bayraktar, sulama yatırımlarının hızlandırılması ve desteklerin artırılması konusunda talepler ilettiklerini ifade etti.
"ÇİFTÇİMİZİN YANINDAYIZ"
Konuşmasını “Çiftçimizin tarlada kalması için elimizden geleni yapıyoruz” diyerek tamamlayan Bayraktar, üreticilere geçmiş olsun dileklerini iletti ve Allah’tan yardım diledi. Kuraklık tehdidiyle mücadele edilen bu süreçte çiftçilerin desteklenmesinin hayati önem taşıdığını vurguladı.
