Türkiye’de son yıllarda artış gösteren orman yangınları, yalnızca doğayı değil, ekosistemlerin geleceğini de tehdit ediyor. Uzmanlar, yangın sonrası yapılan ağaçlandırma çalışmalarında hatalı yaklaşımların sürdürüldüğünü ve bu nedenle kalıcı çözümler üretilemediğini belirtiyor. İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa ve Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nden akademisyenler, restorasyon sürecinde doğaya bilimsel temelli müdahale edilmesi gerektiğini vurguladı.

Prof. Dr. Alper Çolak: “Karışık Tür Dikimi Şart, Doğa Kendi Kendine Yenilenemez”

Silvikültür uzmanı Prof. Dr. Alper Çolak, Türkiye’de birçok yangın sonrası restorasyonun ekosistem yapısıyla uyumsuz şekilde yürütüldüğünü söyledi. “Palamut meşesi ya da selvi gibi dayanıklı türlerin fidan üretimi yok denecek kadar az” diyen Çolak, kızılçam gibi türlerin tek tip ve sık aralıklarla dikilmesinin, doğal dengeyi bozduğunu belirtti. Çolak, “Mazot dökseniz kolay yanmayan palamut meşesi gibi türler var ama kullanılmıyor. Oysa doğa kendi kendine toparlanamaz; doğru müdahale ve sabır gerekiyor” ifadelerini kullandı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde Yolsuzluk Soruşturması: Tunç Soyer ve 137 Kişi Adliyeye Sevk Edildi
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde Yolsuzluk Soruşturması: Tunç Soyer ve 137 Kişi Adliyeye Sevk Edildi
İçeriği Görüntüle

Prof. Dr. Kenan Ok: “Her Orman Aynı Amaçla Var Olmaz, Tek Tip Yaklaşımdan Vazgeçilmeli”

Ormancılık Ekonomisi uzmanı Prof. Dr. Kenan Ok, orman planlamasının sadece ağaçlandırmadan ibaret olmadığını vurguladı. Türkiye’nin 1973’te tamamladığı orman planlamasına atıf yapan Ok, “Her orman bir birey gibi ele alındı. Kimi ormanlar su koruma, kimi biyolojik çeşitlilik için planlandı. Yangın her şeyi eşitler ama yeniden düzenlemede bu özellikler unutulmamalı. Tek tip ağaçlandırma anlayışı terk edilmeli, her yanan alan için özel ve yerel çözümler geliştirilmeli” dedi.

Prof. Dr. Ahmet Uludağ: “İstilacı Türler Ekosistemi Ele Geçiriyor”

Bitki koruma alanında çalışan Prof. Dr. Ahmet Uludağ ise, yangın sonrası yapılan ağaçlandırmalarda dikkat edilmesi gereken başka bir tehlikeye dikkat çekti: istilacı türler. Uludağ, “Yalancı akasya ve kokar ağaç gibi türler, yangın sonrası yerli türlerden daha hızlı yayılıyor. Şehir ağaçlandırmalarında sık kullanılan bu türler, zamanla biyolojik çeşitliliği azaltıyor ve yerli ekosistemin dengesini bozuyor” şeklinde konuştu.

Bilim Temelli, Yerel Odaklı ve Sabırlı Yaklaşım Şart

Uzmanlara göre, yangın sonrası yapılacak her müdahale bilimsel temellere dayandırılmalı. Farklı coğrafi, iklimsel ve ekolojik özelliklere sahip orman alanları için tek bir çözümle hareket etmek yerine; yerel türler, iklim verileri ve ormanın önceki fonksiyonu göz önünde bulundurularak özel restorasyon planları hazırlanmalı.

Kaynak: İHA