Cami Bahçesinde Şaşırtan Manzara: Bahçeye Açılan Kapıdan Sürekli Araç Girip Çıkıyor
Görgü tanıklarının iddialarına göre, caminin hemen yanındaki kanat restoranı, doğrudan cami bahçesine bir kapı açarak bu alanı müşterilerine ait araçlar için otopark olarak kullanmaya başladı. Bahçede düzenli olarak araçların park ettiğini belirten mahalleli, alanın hem dini hem de kamuya ait olması sebebiyle bu duruma karşı sesini yükseltti. Cami cemaatinden bazı kişiler, araçların geçişi sırasında ibadet eden kişilerin rahatsız olduğunu, özellikle cuma namazlarında bahçede yer kalmadığını dile getirdi.
“İnsanlar Namaza Geliyor Araçların Arasından Geçemiyorlar”
Caminin yakınlarında bulunan bir esnaf, durumu şu sözlerle eleştirdi:
“Burası ibadet alanı. İnsanlar huşu içinde camiye gelip ibadet etmek istiyor ama araçlar yüzünden nereye adım atacaklarını bilemiyorlar. Araçlar cami bahçesinde dolaşıyor, bu kabul edilemez bir görüntü.”
Mahallede oturan bir başka vatandaş ise, “Camilerimizin bahçeleri ne zamandan beri restoran otoparkı oldu? Cami imamı da bu duruma ses çıkarmıyor. Biz artık Diyanet’in müdahale etmesini bekliyoruz.” sözleriyle tepkisini dile getirdi.
İmamın Sessizliği Tartışma Yarattı: “İzin mi Verildi?”
Durumun bu denli uzun süredir devam etmesi, bazı vatandaşlar arasında cami imamının bu duruma göz yumduğu veya sessiz kalarak onayladığı yönünde iddiaların ortaya atılmasına neden oldu. Cemaatin bir kısmı, imamın bu duruma karşı çıkmamasının arkasında başka bir anlaşma olup olmadığını sorguladıklarını dile getirdi. Henüz cami imamı tarafından bu iddialara ilişkin kamuoyuna yapılmış resmi bir açıklama bulunmuyor.
Diyanet’e Çağrı: “Kutsal Alanların Ticarileşmesine Son Verin”
Şahaner Camii bahçesinin otopark olarak kullanılmasından rahatsız olan Mahalle sakinleri ve esnaf, Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan acil müdahale beklediklerini dile getirdi. Özellikle camilere dair yetki ve denetim görevine sahip olan Diyanet’in bu durumu incelemesi, gerektiğinde ilgili müftülükle koordineli bir çözüm üretmesi gerektiği vurgulandı.
Bir başka vatandaşın ifadesiyle:
“İbadethaneler, toplumun ortak değeridir. Cami bahçelerinin ticari işletmelere hizmet etmesi kabul edilemez. Diyanet bu duruma sessiz kalırsa başka yerlerde de benzer örnekler ortaya çıkar. Bu duruma avilen çözüm üretilmeli ve kutsal alanların ticarileştirilmemeli"
Mahalle halkı, sadece imamı değil, aynı zamanda yerel yönetimi de eleştirdi. Etimesgut Belediyesi, zabıta ekipleri ya da ilçe müftülüğünün şu ana kadar olaya dair herhangi bir adım atmaması, kamuoyunda “görmezden geliniyor” algısını doğurdu. Vatandaşlar, bu tür uygulamaların yaygınlaşmasının önüne geçilmesi için sadece dini değil, yerel yönetimlerin de sorumluluk alması gerektiğini ifade ettti.