Sokak röportajında ilk olarak mikrofon uzatılan Türkiye’de 10 yıldır yaşayan Ukraynalı genç kız, kararlı ve cesur sözleriyle takdir topladı.

“GEREKİRSE BEN DE SİLAH ALIP ASKERE GİDERİM”

Türkiye’ye büyük bir bağlılık duyduğunu vurgulayan genç kız, “Ben artık Türk gibi oldum. Türkiye çok güçlü bir ülke, savaşı da kazanır. Gerekirse ben de silah alıp askere giderim” dedi. Röportaj sırasında "Neden yemek yapayım ki, ben de savaşırım. Gerekirse yemek de yaparım ama kendim için!" diyerek savaş durumunda cepheye gitmeye gönüllü olacağını dile getirdi.

“BEN KESİNLİKLE SAVAŞMAM. SIĞINAĞA KAÇARIM”

Ancak aynı soruya yanıt veren Türk genç kızın ifadeleri çok daha farklıydı. “Ben kesinlikle savaşmam. Sığınağa kaçarım. Zaten ülke bana hiçbir şey vermedi. İlk fırsatta da yurt dışına giderim” diyen Türk genç kızın bu sözleri, özellikle sosyal medyada büyük tepki çekti.

Sosyal medya kullanıcıları, Ukraynalı genç kızın vatansever tavrını överken, Türk vatandaşının sözlerine ise “Gençlik nereye gidiyor?”, “Bu resmen ihanet!” ve “Kendi ülkesini sahiplenemeyen bir gençlik yetişiyor” gibi yorumlarla tepki gösterdi.

Görüntüler kısa sürede milyonlarca izlenmeye ulaşırken, videoya binlerce yorum yapıldı. Toplumun farklı kesimlerinden birçok kişi, gençler arasında milli bilinç ve sorumluluk duygusunun zayıfladığına dikkat çekerek, eğitim sisteminden medya etkisine kadar birçok faktörü tartışmaya açtı.

BİR SOKAK RÖPORTAJI, BİR TOPLUMUN AYNASI MI?

Yaşanan bu olay, sosyal medyada yalnızca bir “gündem” olarak kalmadı, aynı zamanda gençliğin değerler dünyasına dair geniş çaplı bir tartışmanın fitilini ateşledi. Türkiye’de yaşayan bir yabancının gösterdiği aidiyet duygusu ile Türk vatandaşının umutsuz ve pasif yaklaşımı, toplumun içinde bulunduğu ruh halini sorgulatan bir örnek haline geldi.

Söz konusu röportaj, yalnızca bir anlık görüş değil; aynı zamanda Türkiye’de gençliğin geleceğe bakışını, aidiyet duygusunu ve toplumsal sorumluluk algısını da gözler önüne serdi.

Kaynak: Fatma Doğanay