Karar doğrultusunda, işverenlerin çalışanlarına sunduğu yemek kartı yardımları, bundan böyle SGK primi kapsamında değerlendirilmeyecek.
Danıştay kararında, yemek kartlarının çalışma hayatındaki esnek yapıya uyum sağladığı vurgulanarak, bu kartların ayni yemek ve beslenme yardımı olarak kabul edildiği ifade edildi. Özellikle kartların kapalı devre sistemle çalışması ve faturalı hizmet niteliği sayesinde, yemek hizmetinin yanı sıra market ve benzeri gıda işletmelerinde de kullanımının, yardımın "ayni" karakterini bozmadığına hükmedildi.
UZAKTAN ÇALIŞMA DÖNEMİNDE ESNEKLİK ARTIYOR
Dernek açıklamasında, özellikle pandemi sonrası artış gösteren uzaktan ve hibrit çalışma modellerinin, çalışanların beslenme ihtiyaçlarına daha esnek çözümler gerektirdiğine dikkat çekildi. Bu yeni çalışma biçimlerinin, yemek kartlarının kullanım alanlarını da yeniden şekillendirdiği belirtildi.
Yemek kartlarının yalnızca restoran ve kafelerde değil, aynı zamanda marketlerde de kullanılabilmesi sayesinde her kesimden çalışanın günlük beslenme ihtiyacına cevap verebildiği ve uygulamanın giderek daha pratik bir hale geldiği ifade edildi.
İŞVERENLER VE ÇALIŞANLAR RAHATLADI
Danıştay’ın kararı ile birlikte işverenler artık yemek kartı yardımlarını SGK primi kapsamında değerlendirmek zorunda kalmayacak. Bu durum hem maliyetleri düşürecek hem de çalışanların daha çeşitli gıda seçeneklerine ulaşmasını sağlayacak. Dernek, bu kararın iş gücü piyasasında daha adil ve çağdaş uygulamaların önünü açacağını belirtti.
NE ANLAMA GELİYOR?
-Yemek kartı yardımları, SGK primine tabi değil.
-Kartların marketlerde kullanılması, yardımın ayni niteliğini ortadan kaldırmıyor.
-İşverenler, bu yardımları gönül rahatlığıyla sunabilecek.
-Çalışanlar, daha esnek ve kapsayıcı yemek alternatiflerine ulaşabilecek.
Bu kararla birlikte yemek kartı uygulamalarının geleceği daha da güçlenirken, modern çalışma hayatına uyum sağlayan sosyal hakların önü açılmış oldu.
