12 Mayıs 2025 Pazartesi günü, 47 yıllık silahlı faaliyetlerine son verdiğini duyurarak kendini feshettiğini açıklayan terör örgütü PKK'nın bildirgesi, güvenlik çevrelerinde tartışma konusu oldu. Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan Terör ve Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar, sürecin iyi analiz edilmesi gerektiğini belirtti.
Ağar, YouTube kanalında yaptığı açıklamada, örgütün aldığı kararın göründüğünden daha farklı amaçlar taşıyabileceğini ve bu yönde dikkatli olunması gerektiğini ifade etti.
"Maksat Türkiye’nin gözünü boyamak"
Ağar, örgütün asıl hedefinin Türkiye’nin dikkatini dağıtarak Suriye’deki yapılanmasını güçlendirmek olduğunu savundu. Açıklamasında,
“Örgütün temel amacı Suriye’de varlığını korumak. Burada silahlı-siyasi gücünü sürdürerek, kontrol ettiği alanlarda hakimiyetini artırmak istiyor. Amaç, Suriye’deki tüm Kürtleri etki altına almak ve Türkiye’nin YPG/PKK’ya müdahale etmesini engellemek. Türkiye'nin olan bitene göz yumması için çabalanacak. Maksatları, ‘Türkiye’nin gözünü boyayarak’ Suriye’yi bitirmek. Ana niyet ve maksat budur”
ifadelerini kullandı.
“Asıl hedef: Suriye’de devletleşme”
Abdullah Ağar, PKK'nın nihai hedefinin Suriye’de bir terör devleti kurmak olduğunu öne sürerek,
“Şu anki tüm planlamaları Türkiye’nin Suriye’deki terör devletine müdahalesini engellemek üzerine kurulu. Fesih kararı, bu hedefi gizlemek ve süreci masumlaştırmak için stratejik bir manevra olabilir”
dedi.
“Cehenneme giden yol iyi niyet taşlarıyla döşelidir”
PKK'nın fesih bildirgesinde kullanılan dile de dikkat çeken Ağar, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bildirgeye baktığımızda Lozan’dan girdiklerini görüyoruz. Bu, doğrudan devletin kuruluş senedini hedef aldıklarını gösteriyor. Bu çok önemli. Ayrıca 'silahlı mücadeleyi bıraktık' diyorlar, 'silahları bıraktık' demiyorlar. Arada çok kritik bir fark var. Bunun anlamını zaman içinde daha iyi göreceğiz.”
Ağar, örgütün niyetlerine karşı dikkatli olunması gerektiğini vurgulayarak,
“Karşımızdakinin terör örgütü olduğunu unutmamalıyız. Bu örgüt, Şam şeytanı, Bağdat hırsızı bir kafa taşır. Ortaya çıkan durumu kendi menfaatine çevirmekten çekinmez. Türkiye Cumhuriyeti lehine görünebilecek bu tablonun ardında tam tersi bir hesap olabilir. Cehenneme giden yol iyi niyet taşlarıyla döşelidir”
ifadelerini kullandı.
