Duygusal derinliği ve anlatı diliyle dikkat çeken bu oyun, yalnızca bir bireyin hikâyesini değil, aynı zamanda toplumsal bir sesi, bastırılan çocuk haklarının enkazından yükselen çığlığı sahneye taşıyor.
OYUNUN KONUSU
Oyun, "mutlak kulak" anlamına gelen "Apsolit" kavramını merkezine alıyor. Hiçbir referansa ihtiyaç duymadan duyduğu her sesi melodiye dönüştürebilen özel bir işitsel yeteneği simgeleyen bu kelime, aynı zamanda karakterin dünyayı algılama biçimini de temsil ediyor. İzleyiciler, oyunun başkarakteri İsmail’in yaşamındaki uğultularla biçimlenen, yoktan var edilen ama bir o kadar da kırılgan olan hikâyesine tanıklık edecek.
İsmail, yaşadığı sokağa kendi adının verilmesini istiyor: “Apsolit İsmail Sokak.” Bu dilek yalnızca bir isimlendirme değil, aynı zamanda kendini görünür kılma, hikâyesini duyurma arzusunun dışavurumu. Her sokağın bir hikâyesi olduğuna inanan İsmail’in yaşadıkları, uğultular şeklinde bir çağrıya dönüşüyor; anlatılmak, işitilmek ve anlaşılmak istiyor. Kendini gerçekleştiren bir rivayete bürünen bu çağrı, izleyiciyi hem bireysel hem toplumsal anlamda vicdani bir yüzleşmeye davet ediyor.
“Apsolit” yalnızca bir tiyatro oyunu değil; aynı zamanda bir varoluş hikayesi, bir haykırış, bir direnç. Maddeler halinde alt alta dizildiğinde ağırlaşan çocuk “haklarının” altında ezilen bir yaşamın, sahneye dönüşen sessiz çığlığı.
İsmail’in uğultulu dünyasında yankılanan bu öyküye kulak vermek isteyen sanatseverler 29 Ağustos Cuma akşamı Vişnelik Tesisleri’Nde bir araya gelecek.
