Fransız yazar Florian Zeller’in dünyaca ünlü ve bol ödüllü oyunundan sahneye uyarlanan “Baba”, Ankara’da tiyatroseverlerle buluşmaya devam ediyor. Çankaya Sahne tarafından sahneye konulan yapımda usta oyuncu Mehmet Atay hem yönetmen koltuğunda oturuyor hem de başrolü üstleniyor.
ZAMANIN VE BELLEĞİN KAYBI ÜZERİNE SARSICI BİR ANLATI
“The Father” adıyla sinema dünyasında da büyük ses getiren yapım, bu kez sahnede izleyicilerin karşısına “Baba” ismiyle çıkıyor. Oyun, günümüzde en çok konuşulan sağlık sorunlarından biri olan demans ve alzheimer hastalığını merkezine alıyor. Ancak sıradan bir hikâyeden söz etmek mümkün değil. Bu yapımda yaşananlar, seyirciye bir yakının gözünden değil, bizzat hastanın gözünden aktarılıyor. Zeller’in anlatımı izleyiciyi Anthony’nin zihinsel çözülüşünün içine çekiyor.
OYUNUN KADROSU VE SAHNE TASARIMI GÜÇLÜ
Ayberk Erkay’ın Türkçeye kazandırdığı metnin sahne yönetimini üstlenen Mehmet Atay’a sahnede Deniz Aygün Balkan, Ozan Altuntaş, Çetin Karakul, Müge Buket ve Derin Yılmaz eşlik ediyor. Oyunun etkileyici dekor tasarımı ise Ozan Altuntaş’a ait. Zeller’in özgün dramaturjisinden ilham alan sahne düzeni, tıpkı şiirdeki mısraların birbiriyle örülmesi gibi bir anlatı döngüsü yaratıyor.
TEK MEKÂNDA, DERİN ANLAM KATMANLARI
“Baba”, sinema uyarlamasındaki gibi tek bir mekânda, sınırlı sayıda karakterle ilerliyor. Ancak bu minimal yapı, izleyicinin dikkatini daha çok karakterin iç dünyasına ve zihinsel karmaşasına çekiyor. Oyun boyunca, hangi gün olduğu, kimin kim olduğu ya da mekanın neresi olduğu gibi sorular izleyiciyle birlikte baş karakterin zihninde de cevap arıyor. Hafızanın parçalanışı, zamanın bükülüşü ve gerçekliğin kırılması tiyatro sahnesinde çarpıcı biçimde vücut buluyor.
ALZHEİMER’A SANATLA BAKIŞ
Oyunun temelinde “unutmak” var. Travmatik anıların bastırılması, zihinsel savunma mekanizmaları, belleğin silinmesiyle şekillenen bir dünyada, Anthony karakteri seyirciyi unutmanın çaresizliğinde yalnız bırakıyor. Bir bakımevine yatırılan ve gitgide gerçeklikle bağını kaybeden yaşlı bir babanın dramı; kızının çözüm bulma çabaları, bakıcılarla yaşadığı gerilimler ve zihninde giderek beliren boşluklarla şekilleniyor.
ZELLER’İN ÜÇLEMESİNİN İKİNCİ AYAĞI
Florian Zeller’in bir aile üçlemesi olarak kaleme aldığı yapıtın ikinci halkası olan “Baba”, aynı zamanda yazarın ilk uzun metraj sinema filmine de ilham kaynağı oldu. Üçlemenin diğer halkaları ise “Anne” ve “Oğul”. Bugüne kadar 12 oyun ve 5 roman yazan Zeller’in her eseri uluslararası ödüllerle taçlandırıldı.
TİYATROSEVERLER İÇİN KAÇIRILMAYACAK BİR DENEYİM
“Baba”, izleyicisine yalnızca bir hikâye sunmuyor; zaman, hafıza ve insan olmanın kırılganlığı üzerine derin düşünceler de bırakıyor. Günümüz toplumunda yaşlanan bireylere, hastalıklara ve aile ilişkilerine sanatın diliyle yaklaşan oyun 11 Haziran’da saat 20.00’de Çankaya Sahne’de sanatseverlerle buluşacak.
