Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) verilerine göre, merkez üssü Balıkesir’in Sındırgı ilçesi olan 6,1 büyüklüğünde deprem saat 22.48’de meydana geldi. Deprem, İstanbul ve İzmir başta olmak üzere Marmara ile Ege Bölgesi’nde geniş bir alanda hissedildi. Sarsıntının 5,99 kilometre derinlikte gerçekleştiği kaydedildi.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, deprem sonrası yaptığı açıklamada can kaybı olmadığını belirterek, kullanılmayan 3 binanın ve 1 dükkanın yıkıldığını açıkladı. Balıkesir’de okullar ise tedbir amacıyla tatil edildi.
NACİ GÖRÜR UYARDI: HASARLI EVLERDEN UZAK DURUN
Prof. Dr. Naci Görür, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Aktaş-Sındırgı/Balklesir’de bir deprem oldu. Bu bölge bir grabenin (Gediz) K horstu. Bu horst parçalanıyor. Zaten parçalanarak üzerinde KKD grabenlerin gelişmiş olduğu horst (Gördes, Demirci, Selendi, Uşak) deprem üreterek parçalamaya devam ediyor. Hasarlı evlerden uzak durun.”
“30 İLE 40 KİLOMETRELİK BİR YER KIRILMIŞ OLARAK GÖRÜLÜYOR”
Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan da depremle ilgili değerlendirmesinde şunları söyledi:
“Sındırgı‘da yapı yıkımları için eşit değer 6,2’dir. Ne var ki önceki depremde yapılar yorulduğu için yıkım eşik değeri aşağı inmiştir. Bu deprem olasılıkla Sındırgı ile Gelen ve kırığını kesim yerinde olmuştur. Artçı depremleri en az 2 ile 3 ay sürecektir. Bu depremin arkasından daha büyük bir depremin gelip gelmeyeceği konusuna söylemek bilimsel olarak mümkün değildir.
Sındırgı‘da olan deprem 6 Şubat depreminin olduğu Gaziantep, Adıyaman, Kahramanmaraş, Hatay, Adana, Elazığ, Malatya’da herhangi bir tetikleme yapmaz. M 6,1’lik depremin henüz kırık düzlemi çalışmaları yapılmamıştır. Ancak görünüş odur ki Sındırgı kırığı güneydoğuya doğru gelişmektedir. Önceki depremde yaklaşık 15-20 km bir kırık gelişmiş ve bu depremle de yine 15’le 18 km uzunluğunda yer bir daha kırılmış olduğundan aşağı yukarı 30 ile 40 kilometrelik bir yer kırılmış olarak görülüyor.”
“İzmir’den çok sorular alıyorum.” ifadelerini kullanan Ercan, “İzmir’deki yıkıcı deprem için beklediğimiz yer İzmir çukurunun kuzey kıyısından geçen İzmir kırığıdır. Eğer burada bir deprem olursa Bornova Ovası’nda bir felaket olur, aynı zamanda Bayraklı‘da, Karşıyaka’da, Alaybey’de, Çiğli‘de çok fazla etkileri görülür. O nedenle bu bölgelerde ivedi olarak yer yapı güvenlik belgesi Jeofizik ve inşaat mühendisleri tarafından çıkarılıp tapuya işletilmesi gerekir. Eğer bu adım atılmazsa olumsuz bir İzmir, olumsuz bir Türkiye’yi ancak yaratabiliriz.” dedi.
PROF. DR. SÖZBİLİR: DEPREM FIRTINASI YAŞANABİLİR
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir ise yazılı açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Büyük olasılıkla 10 Ağustos depremi sonrasında belirlediğimiz bu yeni faylar tetiklendi. Bu faylar jeotermal akışkanları kapsayan faylar olduğundan 5'e varan büyüklükte artçı depremler olabilir ve deprem fırtınası yaşanabilir.”
Sözbilir, Sındırgı'nın güneyinde 10 Ağustos depremi sonrasında yaptıkları arazi çalışmalarında yıkıcı deprem üretme potansiyeline sahip yeni fayları haritaladıklarını belirterek şu uyarıyı ekledi:
“Bu yüzden hasarlı evlere girilmemesi ve yetkililerin verdiği talimatlara göre hareket edilmesi gerekmektedir.”
PROF. DR. OKAN TÜYSÜZ: NAGAZAKİ ATOM BOMBASINA EŞDEĞER
Jeoloji Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Okan Tüysüz, deprem sonrası şu açıklamayı yaptı:
“En büyüğü 4.2 olan çok sayıda artçı oldu, bu artçılar sürecektir. Hasarlı binalara girmeyiniz. Sındırgı yöresinde 10 Ağustos'tan bu yana 12 binden fazla deprem oldu. 6.1 büyüklüğündeki deprem yaklaşık olarak Nagazaki atom bombasına eşdeğerdir. Geçmiş olsun Sındırgı. Hasarlı binalara girmeyelim. Bugünkü depremden sonra etkinlik uzun süre devam edecektir, sabır diliyorum. İnşallah can kaybı yoktur, yaralanan olmaz.”




