Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Ülke TV’de katıldığı canlı yayında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve Filistin meselesine dair Türkiye’nin tutumunu net biçimde ortaya koydu.
Fidan, Türkiye’nin Filistin konusunda şimdiye kadar oynadığı rolün “arabulucu rolü” olduğunu vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:
“Garantörlükle ilgili netleştirmeler yapmam gerekiyor kamuoyunun bilgisi için. Bizim şu ana kadar oynadığımız rol, arabulucu rolü. Bu savaşın durdurulması için. Filistin davasına desteğimiz, yakınlığımız, inancımız dolayısıyla onlar üzerindeki bu samimiyetimizi, bu meselenin çözümü için kullandık. Filistinlilerin de kabul edeceği bir anlaşma çıkarsa, burada üzerimize düşen görev neyse, bunu yapmaya hazırız. Resmi olarak söylediğimiz söylem şu: İki devletli çözüm hayata geçerse, biz burada fiili garantör olma sorumluluğunu almaya hazırız.”
“HER DEVLET BU SORUMLULUĞU ÜSTLENEMEZ”
Fidan, Türkiye’nin garantörlük konusundaki kararlılığına dikkat çekerek, bu sorumluluğun her ülke tarafından üstlenilemeyeceğini ifade etti:
“Bu çok önemli bir şey. Bunun altına her devlet giremez. Yeter ki 1967 sınırlarına dayalı bir devlet Filistinlilere verilsin. Herkesin eşit olduğu, egemen olduğu bir yapı ortaya çıksın.”
“ULUSLARARASI TOPLUMUN İSRAİL ÜZERİNDE BASKI KURMASI GEREKİYOR”
Fidan, İsrail’e yüzde 100 güvenmenin mümkün olmadığını belirterek, esas meselenin uluslararası toplumun sorumluluğu olduğunu söyledi:
“İsrail’e yüzde 100 güven beklemek doğru değil. Önemli olan, uluslararası toplumun burada gerekli baskı mekanizmasını İsrail’in üstüne koyacak bir farkındalığı üretmesi ve bunun eyleme dönüşmesidir.”
“GÖREV GÜCÜ VE BARIŞ KONSEYİ ÜZERİNE TARTIŞMALAR SÜRÜYOR”
Fidan, sahadaki ateşkesin sürdürülebilmesi için oluşturulan erken görev gücüne de değinerek şu bilgileri verdi:
“Şimdi şu anda oluşturulmuş erken görev gücü dediğimiz, mevcut arazideki ateşkes anlaşmasından çıkacak birtakım sıkıntılar oluyor. İlk 72 saat önemliydi. Orada operasyonel sorunlar çıktı; rehinelerin ve cesetlerin teslimiyle ilgili problemler yaşandı. Bazıları kasıtlı yapıldı, bazıları ise teknik imkânsızlık nedeniyle oluştu. Bunları çözmek için oluşturulmuş bir grup var. Ancak şu anda yapılandırılmış, görev tanımı ve angajman kuralları belirlenmiş bir durum yok.”
Fidan, ayrıca ABD Başkanı Donald Trump’ın barış planında öngörülen “görev gücü, barış konseyi ve istikrar gücü” kavramlarının henüz erken aşamada tartışıldığını belirterek, bu yapıların görev tanımlarının ve bileşimlerinin netleşmesinin zaman alacağını söyledi.
“TÜRKİYE BARIŞ SÜRECİNDE AKTİF ROL OYNAMAYA HAZIR”
Fidan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisine verdiği yetki doğrultusunda, Türkiye’nin sürece aktif destek vereceğini belirtti:
“Cumhurbaşkanımızın bizlere verdiği yetki alanı şu: Gerek Milli Savunma Bakanlığı gerek istihbaratla yaptığımız koordinasyon neticesinde, Filistinlilerin de kabul edeceği bir anlaşma çıkarsa, burada üzerimize düşen görev neyse bunu yapmaya hazırız.”
