Mide kanserinin erkeklerde, A kan grubundaki kişilerde, sigara kullananlarda ve obez bireylerde daha sık görüldüğünü aktaran Prof. Dr. Yol, “Mide kanserinin dünya genelinde akciğer kanserinden sonra en sık görülen ikinci kanser türü olduğunu unutmamalıyız” dedi.
MİDE KANSERİNE NEDEN OLAN ETKENLER
Prof. Dr. Yol, mide kanserinin gelişiminde etkili olan risk faktörlerini şu şekilde sıraladı:
Helicobacter pylori bakterisinin tedavisinin ihmal edilmesi,
Tütsülenmiş ve salamuralı yiyeceklerin sık tüketilmesi,
Genetik yatkınlık,
Gastrit ve B12 vitamini eksikliği,
Mide polipleri,
Geçmişte yapılan mide ameliyatları sonrası asit salgısının azalması.
Özellikle Japonya’da tütsülenmiş gıda tüketiminin yaygın olması nedeniyle mide kanseri görülme sıklığının yüksek olduğuna dikkat çekildi.
SESSİZ İLERLEYEN TEHLİKE MİDE KANSERİ
Prof. Dr. Yol, “Bu hastalık bazen hiçbir belirti vermeden sinsi şekilde ilerleyebilir. Karnın üst kısmında şişkinlik, çabuk doyma, bulantı, kilo kaybı gibi belirtiler görüldüğünde hastalık ilerlemiş olabilir” ifadelerini kullandı.
ERKEN TANI CERRAHİ ŞANSI ARTIRIYOR
Mide kanserinin geç teşhis edilmesinin cerrahi müdahale şansını düşürdüğünü belirten Prof. Dr. Yol, hastalığın erken evrede teşhis edilmesi halinde 5 yıllık yaşam şansının yüzde 90-100’e kadar çıktığını söyledi.
TEDAVİDE CERRAHİ YÖNTEMLER
Tedavide sıklıkla midenin tamamı veya büyük bir kısmının alınabildiğini aktaran Prof. Dr. Yol, ameliyat sonrası beslenmenin çok önemli olduğuna değinerek; “Hastalarımız küçük porsiyonlarla sık beslenmeli ve yiyeceklerini çok iyi çiğneyerek tüketmelidir.” İfadelerini kullandı.
TUZLU VE TÜTSÜLENMİŞ GIDALARDAN UZAK DURUN
Mide kanserinden korunmak için yapılması gerekenleri de açıklayan Prof. Dr. Yol, aşırı tuzlu, tütsülenmiş ve közde pişmiş gıdalardan uzak durulması, bol sebze tüketilmesi, ideal kilonun korunması ve sigaradan uzak durulması gerektiğini vurguladı.