Sanatçının, buluntu kumaşlar, kartonlar ve geri dönüştürülmüş malzemelerle oluşturduğu yerleştirme, gündelik nesnelerin taşıdığı anlam katmanlarıyla şekillenirken; Goethe Enstitüsü’nün Galeri Vitrinine dışarıdan bakanları da içine çeken, sessiz ama canlı bir karşılaşma alanı oluşturdu.
Renkli görüntülere sahne olan açılış başkentli sanatseverlerin yoğun katılımıyla gerçekleşti.
10 Mayıs’ta ziyarete açılan Hilal Can’ın “Günebakanlar” adlı yerleştirmesi 29 Haziran’a kadar ziyaret edilebilecek.
GÜNEBAKAN ÇİÇEĞİNDEN İLHAMLA KURGULANDI
Hilal Can’ın sanatsal pratiği; kişisel dönüşüm, toplumsal belleğin izleri ve bireysel hafızayla kurduğu ilişkiler etrafında şekillenir. Mitler, semboller ve buluntu malzemelerle kurduğu dil, izleyiciyi hem duygusal hem düşünsel bir yüzleşmeye davet eder.
“Günebakanlar” yerleştirmesi, sanatçının 2023’teki “Gece Gezenler” sergisinde karanlıkta başlayan dönüşümünü gündüzün ışığında sürdüren yeni bir adım. Galeri Vitrin’de sergilenecek bu yerleştirme, günebakan çiçeğinden ilhamla kurgulanan figürlerle güne dâhil olan, görünürlüğü seçen varlıklar olarak yönünü bulmayı ve birlikte var olmayı kutlayan bir sahne yaratır.
Bu sahne, queer kimliğin görünürlük arzusunu şiirsel bir anlatıya dönüştürerek, izleyeni “güne” nasıl baktığını yeniden düşünme ve düşlemeye çağırır. Buluntu kumaşlar, kartonlar ve geri dönüştürülmüş malzemelerle oluşturulan yerleştirme, gündelik nesnelerin taşıdığı anlam katmanlarıyla şekillenirken; Goethe-Institut’un vitrininde dışarıdan bakanları da içine çeken, sessiz ama canlı bir karşılaşma alanı yaratır.
Hilal Can; resim, seramik, kolaj, yerleştirme, duvar resimleri ve analog görselleme gibi çeşitli mecralarda çalışıyor. 2020’den bu yana deneysel müzik ve ses performansları da üreten sanatçı, 2025 yılı boyunca Cité des Arts – Paris’teki stüdyo programının katılımcıları arasında yer alıyor.