Dünya Turizm Haftası Türkiye için güzel günlerin habercisidir. Yeni rekorlara, yeni hedeflere koşma ve ülkemize 50 milyar doların üzerinde bir döviz girişi sağlamak için 2024 yılının turizm dönemi büyük fırsatlar sunuyor.
15 Nisan - 22 Nisan arasını kapsayan Turizm Haftası, bu fırsatlar açısından önemli.
Turizm, 100 yaşını deviren Türkiye Cumhuriyeti’nin 100 yıllık Başkenti Ankara açısından da önemli! Çünkü Ankara artık turist fakiri olmaktan çıkıp turizm zengini olmak istiyor.
Ankara bunun için her şeye sahip. Türkiye’nin yönetim merkezi olması itibarıyla merkezi yönetimin tüm kadro ve kademeleri burada. Ayrıca Başkenti en iyi bilen Ankaralı bir Büyükşehir Belediye Başkanı görev başında.
“Turizm Haftası kutlu olsun” etiketiyle bir mesaj paylaşan Ankara Kent Konseyi’nin “Bizim adımız Ankara!” başlığını koydu paylaşım şöyle:
“Ankara, doğal zenginliği, tarihi ve kültürel mirası ile gastronomiden arkeolojiye, ulaşımdan konaklamaya turizmin her alanında adından söz ettiren bir şehirdir.”
Ankara, dünyada benzeri olmayan müzelerini geçen yıl başka özelliklerle taçlandırdı.
45’inci UNESCO Dünya Miras Komitesi toplantısında alınan karar ile Gordion Antik Kenti artık bir dünya mirası olarak koruma altına alındı. Dünyanın en uzun süre yerleşim gören nadir alanlarından olan Gordion, ülkemizin 20’nci, Başkentin ilk UNESCO Dünya Mirası oldu.
Riyad’daki toplantıda bir gün sonra da Aslanhane (Ahi Şerafettin) Camii Dünya Mirası ilan edildi. Böylece Ankara, bir gün arayla iki hazineye sahip oldu!
Bu müjdeli haberler, dünya turizm hareketi bakımından çok değerli elbette. Ancak Başkent, bunların dışında da çok önemli tarih, kültür/sanat, turizm ve doğa zenginliklerine de sahip.
Türkiye önüne artık ‘yılda 100 milyon turist’ hedefini koymuşken Ankara bundan payına düşeni almalıdır.
Son 20 yılda kültür, sanat ve turizm alanlarında Ankara’ya trilyonluk yatırımlar yapıldı ama yine de bazı sıkıntılar aşılamadı. Buna rağmen, Ankara’yı ‘turizmin de başkenti’ yapmak mümkün. Öncelikle Ankara’yı Ankaralıların sevmesi, gezmesi, görmesi, tanıması, tanıtması ve yatırım yapması gerekiyor…
Buna yabancı turistler de eklenirse “Ankara Çağı” turizm alanında da bir büyük hamle yapar. Bunun örneklerini savunma sanayisinde, sağlıkta, eğitimde ve daha birçok alanda gördük. Turizmde neden olmasın?
Bunlar olursa, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın “Ankaralıyı zengin etme” hayalinin önü açılmış olur.
Beypazarı Belediye Başkanı iken ilçeyi turizm yoluyla dünyaya tanıtan Mansur Yavaş’ın Ankara için projelerini anlatırken söylediği, “İnsanlar önce hayal etmeli. Birinci önceliklerimden biri, turizm olacak. İstihdamı sağlayan şeyin, turizm olacağına inanıyorum. Taksici para kazanacak, esnaf kazanacak, üretici kazanacak, herkes kazanacak.” sözleri boş ve boşuna söylenmiş değil…
Ankara İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünün hazırladığı “Turizm Rehberi” küçümsenemez ama “Ankara’nın Turizm Ana Planı” gereği de unutulmamalı.
Ankara Büyükşehir Belediyesi, Kültür ve Tabiat Varlıkları Dairesi Başkanı Bekir Ödemiş’in dediği gibi, Ankara, “Ankara, değerleriyle turizmde Türkiye’nin en önemli merkezlerden biri olabilecek güce sahiptir…”
Ankara Kent Konseyi Başkanı ve ATO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Halil İbrahim Yılmaz’ın dediği gibi; “Tarih boyunca Hititler, Frigler, Lidyalılar, Persler, Makedonlar, Galatlar, Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular ve Osmanlılar gibi güçlü medeniyetlerin dokunduğu Ankara için, ‘Başkent yapılmadan önce bir kasabaydı sonra önemli bir yer oldu’ demek, Başkenti sıradanlaştırır…”
Halil İbrahim Yılmaz’ın sözlerini okumaya devam ederseniz, “Bu, Ankara’ya ihanettir!”
Çünkü “Oysa Ankara’nın tarihi, mazisi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Türkiye Cumhuriyetinin başkentliği için bu kenti tercih etmesi başlı başına bir değerdir ve içinde çok büyük turizm potansiyeli de barındırmaktadır.”
Ankara Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi Ceren Anadol aynı zamanda TÜRSAB Yönetim Kurulu Üyeliği ünvanı taşımış biri olarak diyeceği olanlardan. Yabancı turistin önemini vurguladıktan sonra diyor ki:
“Ankara'da doğa var, tarih var, ekolojik turizm diye adlandırabileceğimiz bir yapı bulunmakta. Ankaralı önce kendi kentini ve ilçelerini gezmeli…”
Başkent Ankara’nın turizmden hakkı olanı alması için birçok kişi ve kurum görev yapıyor. Umarız sonuç beklendiği ve istendiği gibi olur.