TBMM Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’na sunulması planlanan rapor, üç aşamalı bir yasal düzenleme sürecini öngörüyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın onayının ardından raporun TBMM Başkanlığı’na sunulması bekleniyor. Hafta içinde Meclis gündemine gelmesi planlanan çalışmada, hem güvenlik hem de toplumsal bütünleşme boyutları birlikte ele alınıyor.

İLK AŞAMA: “EVE DÖNÜŞ” DÜZENLEMESİ

Raporda yer alan ilk aşama, kamuoyunda “Eve Dönüş” olarak bilinen düzenlemeyi kapsıyor. Buna göre, terör örgütü içerisinde yer almış ancak herhangi bir suça karışmamış kişiler için özel bir yasal çerçeve oluşturulacak. Suça bulaşmadığı tespit edilen örgüt mensupları, 5 yıl süreyle denetimli serbestlik kapsamında özgürlüklerine kavuşabilecek.

Düzenleme, yalnızca Türkiye’de bulunanları değil, yurt dışında yer alan ve suça karışmadığı belirlenen kişileri de kapsayacak. Böylece Türkiye sınırları dışındaki bazı isimlerin ülkeye dönüşünün önü açılmış olacak.

MESLEKİ DESTEK VE EĞİTİM İMKÂNI SAĞLANACAK

Raporda, geri dönüş yapanlar için şu aşamada özel bir rehabilitasyon programı öngörülmediği belirtiliyor. Ancak talep eden kişilere yönelik olarak meslek edindirme kursları, eğitimlerini tamamlama ve sosyal hayata uyum süreçlerinde çeşitli desteklerin sağlanması planlanıyor.

‘Sahte Yeşil’ iddiasında yeni detay: 'Yılmaz Özdil Emin Çölaşan ve Saygı Öztürk beni sorguladı'
‘Sahte Yeşil’ iddiasında yeni detay: 'Yılmaz Özdil Emin Çölaşan ve Saygı Öztürk beni sorguladı'
İçeriği Görüntüle

Güvenlik birimlerinin kayıtlarına göre, yurt dışında bulunan terör örgütü mensuplarının yaklaşık yüzde 80’inin doğrudan herhangi bir suça karışmadığı değerlendiriliyor. Tespitler, sürecin hukuki altyapısının şekillenmesinde belirleyici olacak.

İKİNCİ AŞAMA: SUÇA KARIŞANLAR İÇİN YENİ HUKUKİ ÇERÇEVE

Suça karışmış örgüt mensuplarına yönelik düzenlemelerin hayata geçirilebilmesi için ise belirli şartlar aranacak. Rapora göre, “örgütün fesih sürecinin tamamlandığı ve silahların tamamen teslim edildiğinin” güvenlik birimleri tarafından resmi olarak tescil edilmesi gerekiyor. Şartların oluşmasının ardından ikinci aşamaya geçilecek.

Bu süreçte, ceza ve infaz uygulamalarının terör suçu değil, adli suçlar kapsamında değerlendirilmesi öngörülüyor. Adam öldürme ve yaralama gibi ağır suçlar dışındaki örgüt üyeliği, yardım-yataklık ve propaganda suçlarının bu kapsamda cezasız kalması planlanıyor. İnfaz süresi dolan hükümlülerin cezaevinden tahliyesi mümkün olacak. Cezaevlerinde halen yaklaşık 4 bin 200 PKK/KCK mensubunun bulunduğu ifade ediliyor.

“ŞEFFAFLIK, DOĞRU AKTÖRLER, TUTARLI SÖYLEM”

Raporda, terör örgütü yöneticilerine yönelik atılacak adımlar da yer alıyor. Bu kişilerin üçüncü ülkelere yönlendirilmesi gibi seçeneklerin değerlendirildiği belirtiliyor. Sürece Cumhur İttifakı’nın desteğinin tam olduğu vurgulanırken, çalışmanın kısa vadeli değil, uzun soluklu, kontrollü ve aşamalı bir geçiş süreci olarak planlandığı ifade ediliyor.

Sürecin yönetimi üç temel ilke üzerine inşa edilecek: “Şeffaflık, doğru aktörler ve tutarlı söylem.” Bu yaklaşımın, hem sürecin sağlıklı ilerlemesini sağlayacağı hem de kamuoyu desteğini artıracağı değerlendiriliyor.

Kaynak: Haber Merkezi