Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın çalışmaları sonucu, İsviçre'nin St. Gallen Kantonu'nda ele geçirilen ve Tunç Çağı’na tarihlenen yedi arkeolojik eser, düzenlenen resmi törenle Türkiye’ye iade edildi.
Tarihi eserlerin iadesi kapsamında Türkiye'nin Bern Büyükelçiliği’nde tören düzenlendi. Törende konuşan Türkiye'nin Bern Büyükelçisi Şebnem İncesu, St. Gallen Kantonu tarafından el konulan eserlerin iade sürecinin başarıyla sonuçlandığını belirterek, törkeye ev sahipliği yapmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Dördüncü İade Töreni
Büyükelçi İncesu, 15 Kasım 2022 tarihinde Ankara’da imzalanan “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve İsviçre Federal Konseyi Arasında Arkeolojik Kültür Varlıklarının Yasadışı İthali ve Transit Geçişinin Önlenmesi ile İadesine İlişkin Anlaşma”ya atıfta bulunarak, bu protokolün ardından büyükelçilikte gerçekleştirilen dördüncü iade töreni olduğunu hatırlattı.
“Bu anlaşma, ülkelerimizin kültür kurumları arasında uzun soluklu bir işbirliğinin temelini oluşturmaktadır. Bu iş birliğinin bir kez daha meyvesini verdiğini görmekten büyük mutluluk duyuyorum.”
— Şebnem İncesu, Türkiye’nin Bern Büyükelçisi
İncesu, kültürel varlıkların iadesinin karmaşık ve çok taraflı bir süreç olduğunu vurgulayarak, İsviçre makamlarının tarihi eser kaçakçılığına karşı geliştirdiği etkili sistemin takdire şayan olduğunu söyledi. İade sürecine katkı sunan tüm İsviçreli yetkililere teşekkür etti ve iş birliğinin diğer ülkelere de örnek olmasını temenni etti.
Baraga: “Gerçek Değer, Orijinal Bağlamında Gizli”
Törene katılan İsviçre Federal Kültür Ofisi Kültür Varlıklarının Uluslararası Transferinden Sorumlu Başkanı Fabienne Baraga ise konuşmasında kültürel mirasın korunmasına dair ortak taahhütlere dikkat çekti.
Baraga, hem Türkiye’nin hem İsviçre’nin 1970 UNESCO Sözleşmesi'ne taraf olduğunu hatırlatarak şunları kaydetti:
“Bir kültürel nesnenin gerçek değeri yalnızca orijinal bağlamı ve geleneksel ortamıyla ilişkili olarak takdir edilebilir. Kültürel mülkün yağmalanması ve yasa dışı ticareti bu bağlantıyı bozar; bu, köken ülkelerinin arkeolojisi ve tarih çalışmaları için büyük bir kayıptır. Aynı zamanda toplumu hafızasından da mahrum bırakır.”
Baraga, bu nedenle kültürel mirasın korunmasının her devletin asli görevlerinden biri olduğunu belirterek, 2022 yılında imzalanan ikili anlaşmanın somut sonuçlar vermesinden duyduğu mutluluğu ifade etti. Tarihi eserlerin menşe ülkelerine iadesinin kendileri için büyük bir onur olduğunu vurguladı.
Bakanlık: “St. Gallen'de yürütülen soruşturma sayesinde iade sağlandı”
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada ise, İsviçre'de bulunan tarihi eserlerin Türkiye'ye dönüş sürecine dair bilgiler verildi. Açıklamada, İsviçre Federal Kültür Ofisi (FOC) tarafından St. Gallen Kantonu'nda yürütülen cezai soruşturma kapsamında ele geçirilen eserlerin, söz konusu anlaşma çerçevesinde Türkiye’ye iade edildiği bildirildi.
ürkiye'ye iadesinin sağlandığı aktarılan açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Kültür varlığı kaçakçılığıyla mücadele, Türkiye Cumhuriyeti'nin uluslararası alandaki en öncelikli kültürel politikalarından biri olmaya devam etmektedir. Ülkemiz ile ikili anlaşması bulunan İsviçre'de ele geçirilen ve ülkemize iade edilen eserler, Kültür ve Turizm Bakanlığı uzmanlarınca detaylı bir şekilde incelenmiş; yapılan değerlendirmeler sonucunda bu eserlerin Türkiye kökenli olduğu ve yasa dışı yollarla yurt dışına çıkarıldıkları tespit edilmiştir. Bu tespitin ardından, ilgili bulgular ivedilikle rapor haline getirilmiş ve İsviçre makamlarıyla paylaşılmıştır. Ülkemizce sağlanan hızlı ve etkili bilgi akışı ve İsviçre makamlarının işbirlikçi yaklaşımı sayesinde, eserlerin Türkiye’ye iadesi kısa sürede sağlanmıştır. Bu gelişme, Bakanlığımızın kültür varlığı kaçakçılığına karşı yürüttüğü çok yönlü mücadele ile İsviçre makamlarının titiz takip ve şeffaf bir işbirliğinin sonucudur."