Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinde büyük tartışmalara yol açan Kasım Kurultayı ve sonrasında gerçekleştirilen Olağanüstü Kurultay ile ilgili açılan dava hakkında açıklama yapmaktan kaçındı. 15 Eylül’de yeniden görülmesi planlanan Kurultay Davası ile ilgili kendisine yöneltilen soruya yanıt vermeyen Kılıçdaroğlu, yalnızca “Teşekkür ederim” demekle yetindi.

Beykoz Belediyesi'nde istifa depremi: CHP'den art arda ayrıldılar!
Beykoz Belediyesi'nde istifa depremi: CHP'den art arda ayrıldılar!
İçeriği Görüntüle

CHP’nin uzun süredir gündeminde olan Kasım Kurultayı ve ardından gerçekleştirilen Olağanüstü Kurultay ile ilgili hukuki süreç aylar önce başlamıştı. Açılan dava kapsamında, kurultayların “mutlak butlan” gerekçesiyle iptal edilebileceği iddiası gündeme taşındı. 30 Haziran’da yapılan son duruşmada bu iddia mahkeme tutanaklarına geçti.

“Mutlak butlan” ifadesi, yapılan işlemin baştan itibaren geçersiz olduğu anlamına geliyor. Bu iddianın mahkeme tarafından kabul edilmesi halinde, CHP’de son kurultayların tamamının geçersiz sayılması ve mevcut yönetimin hukuken düşmesi gündeme gelecek. Böyle bir karar alınırsa, parti yönetimi yeniden Kemal Kılıçdaroğlu’na devredilebilecek. Bu olasılık, CHP içinde tartışmaların daha da alevlenmesine yol açtı.

Kayyum ataması ve İstanbul’daki olaylar

Dava sürecinde dikkat çeken gelişmelerden biri de mahkemenin İstanbul örgütüne yönelik aldığı karar oldu. Mahkeme, CHP İstanbul İl Başkanlığı için kayyum atanmasına hükmetti. Bu kararın ardından Gürsel Tekin kayyum olarak görevlendirildi.

Tekin, binlerce polis eşliğinde CHP İstanbul İl Başkanlığı binasına giriş yaptı. Gergin geçen süreçte partililerin binaya alınmaması üzerine arbede çıktı. Çıkan olaylarda emniyet güçleri, parti üyelerine biber gazı ile müdahale etti. Yaşanan bu gelişmeler, hem CHP tabanında hem de kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.

Kayyum süreci, parti içinde ciddi tartışmalara yol açarken, kurultay davasının olası sonuçları da CHP’nin geleceği açısından belirleyici bir hale geldi.

Kılıçdaroğlu sessizliğini koruyor

Tüm bu gelişmelerin ardından gözler yeniden Kemal Kılıçdaroğlu’na çevrildi. Kılıçdaroğlu, Sözcü muhabirinin Ankara’daki ofisinde yönelttiği, “15 Eylül’de görülecek dava hakkında ne düşünüyorsunuz?” sorusuna detaylı bir yanıt vermedi. Yalnızca “Teşekkür ederim” ifadesini kullanmakla yetinen Kılıçdaroğlu’nun bu tutumu, kamuoyunda farklı şekillerde yorumlandı.

Kılıçdaroğlu’nun davayla ilgili konuşmaktan kaçınması, CHP’deki mevcut tartışmaların seyrini doğrudan etkilemese de, parti içindeki belirsizliğin sürmesine yol açıyor. Özellikle “mutlak butlan” iddiasının kabul edilmesi halinde CHP’de köklü bir yönetim değişikliğinin gündeme gelebileceği değerlendirmeleri yapılıyor.

15 Eylül kritik tarih

CHP’deki hukuki sürecin geleceğini belirleyecek olan dava, 15 Eylül’de yeniden görülecek. Bu duruşmada mahkemenin vereceği karar, yalnızca CHP yönetiminin geleceğini değil, aynı zamanda parti içindeki dengeleri de doğrudan etkileyecek.

CHP’nin Kasım Kurultayı’nın geçersiz sayılması, ardından gerçekleştirilen Olağanüstü Kurultay’ın da iptali anlamına gelebilecek. Bu durumda, CHP yönetiminin yeniden Kemal Kılıçdaroğlu’na devredilmesi hukuki açıdan mümkün hale gelecek.

Kaynak: Haber Merkezi