Necip Hablemitoğlu suikasti vatandaşlar tarafından merak edilen konulardan birisi. Peki, Necip Hablemitoğlu kimdir? Necip Hablemitoğlu'nu kim, neden ve nasıl öldürdü? Necip Hablemitoğlu ne zaman öldü? Detaylar haberde.
Necip Hablemitoğlu Kimdir?
Necip Hablemitoğlu, 1954 yılında Ankara'da doğan bir tarihçi ve yazardır. Evli ve iki kız çocuğu babası olan Hablemitoğlu, Türkiye dışındaki Türk topluluklarının yakın tarihine odaklanarak önemli çalışmalar gerçekleştirmiştir. Orta Avrupa ve Balkanlar'da Türk eserleri, Türk azınlıkları ve Türk şehitlikleri konularında çeşitli alan çalışmalarına liderlik etmiş ve bu konularda birçok projede etkin rol oynamıştır. Ankara Üniversitesi'nde doçent doktor öğretim görevlisi olarak yirmi yıl boyunca Atatürk ilkeleri ve devrim tarihi dersleri vermiştir.
18 Aralık 2002 tarihinde hayatını kaybeden Hablemitoğlu, öğretim üyesi olan eşi Prof. Dr. Şengül Hablemitoğlu ile evliydi ve Kanije ile Uyvar adında iki kız çocuğunun babasıydı. Çalışma alanına dair birçok kitap ve makaleye sahip olan Hablemitoğlu, akademik kariyeri boyunca Türk topluluklarının tarihine ışık tutmuş ve önemli bir entelektüel miras bırakmıştır.
Necip Hablemitoğlu'nu kim öldürdü?
Necip Hablemitoğlu, evinin önünde gerçekleşen suikast sonucu 18 Aralık 2002 tarihinde hayatını kaybetti. Ancak, failler hala tespit edilememiştir. Ergenekon Davası'nda tutuklu sanıklardan Osman Yıldırım, ifadesinde Hablemitoğlu'nun ölümünü Osman Gürbüz'ün gerçekleştirdiğini ve bu eylemi Veli Küçük ile Muzaffer Tekin'in azmettirdiğini iddia etmiştir. Bu bilgiler, Hablemitoğlu'nun ölümüne dair soru işaretlerini ve davaya ilişkin gizemleri daha da derinleştirmiştir. Faillerin belirlenmesi ve olayın netleştirilmesi için devam eden soruşturmalar ve mahkeme süreçleri önem arz etmektedir.
Necip Hablemitoğlu Suikasti
Dr. Necip Hablemitoğlu, 18 Aralık 2002 tarihinde evinin önünde gerçekleşen silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetti. Cinayetin ardından, Hablemitoğlu'nun elektronik posta ve telefonuna yönelik tehdit içeren mesajlar, emniyet mensupları tarafından incelenmek üzere toplandı. Ailesi, İçişleri Bakanlığı aleyhine Ankara 5. İdare Mahkemesi'nde açtığı dava sonucunda, İçişleri Bakanlığı'nın 40 bin lira manevi tazminat ödemeye mahkum edildi.
