Araştırmacı yazar Hüseyin Özgür Akış okulların açıldığı bu hafta çocuk işçilerin yaşadığı zorluklar hakkında ankaranethaber.com'a özel açıklamalarda bulundu.
Okulların açıldığı bugünlerde milyonlarca çocuğun okul sıraları yerine işyerlerinde çalıştığını vurgulayan Akış şunları söyledi : 2018 yılı ile birlikte ekonomik kriz derinleşerek devam ediyor. Enflasyondaki yükseliş ücretli çalışanların yani işçilerin alım gücünü düşürürken mutlak yoksulluk ise bugünün en önemli sorunu. İnsanların hayatta kalabilmesi için gıda, barınma, ısınma gibi temel ihtiyaçların karşılanması ailedeki bir kişinin asgari ücretle çalışarak karşılayabilmesi mümkün değil. O yüzdende çocuklar da ebebeynleriyle birlikte çalışmak zorundalar. Yazın tarım sektöründe tarlalarda çalışan çocuklar sanayide, sokakta, medya sektöründe çalışırken bu çocukların iş yerlerin de yaşamını yitirdikleri her ay İşçi Sağlığı ve İşçi Güvenliği (İSİG) Meclisinin raporların da görülüyor. Bu çocuk iş cinayetleri bile isteye gerçekleşiyor. Yoksulluk nedeniyle çalışmak zorunda olan çocukların patronların ucuz işgücü taleplerini de karşılıyor olması çocuk işçiliğini artırıyor. Ağustos ayında en az 13 çocuk işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. Ölen çocukların altısı tarım, ikisi metal, biri ticaret, biri büro, biri enerji, biri konaklama ve biri genel işler iş kollarında çalışıyordu.
ÇALIŞAN ÇOCUKLAR EĞİTİM ÖĞRETİM SÜRECİNİN DIŞINDA KALIYOR
Çalışan çocukların büyük bir kısmı eğitim ve öğretim sürecinin dışında kaldığını belirten Akış , "Zorunlu eğitimin hedef alınması aslında çocuk işgücü taleplerinden kaynaklanıyor. MESEM projesi ile haftanın bir günü okula giden çocuklar 4 günde iş yerlerine gidiyor. Milli Eğitim bakanının zorunlu eğitim konusunda toplumda ortak bir mutabakat olduğu söylemi gerçeği yansıtmıyor. Bir taraftan çocuk işçiliği ile mücadele edildiği iddiası diğer yandan teknik okulların ortaokullara kadar indirilmesi Milli eğitim müdürlüklerinin yıllık kar açıklamaları eğitimin paralı hale gelmesiyle ticaretleşmesi arasındaki ilişkinin dışavurum halidir."dedi.
EĞİTİMDE YANLIŞ UYGULAMALAR ÇOCUK İŞÇİ SAYISINI ARTIRIR
Eğitim sistemindeki yanlış uygulamaların çocuk işi sayısını arttırdığını belirten Hüseyin Özgür Akış sözlerine şöyle devam etti : Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin yaptığı açıklamada okulların asgari ihtiyaçlarının karşılandığı iddia etti. Ayrıca velilerden okul kayıt parası talep edilmediğini söyledi. Okullara temizlik görevlisi istihdam edilmediği için sınıfların temizliğini veliler ile öğretmenlerin yaptığı görüntüler geliyor. Yine Okul müdürlerinin sınıf anneleri aracılığıyla velilerden para talep ettiği her sene bilinen bir sorun. Yine 12 yıl olan zorunlu eğitimin revizyon edilip kısaltılacağını söyledi. İki milyona yakın çocuk işçinin olduğu Türkiye'de bu revizyonun çocukları okul sıraları yerine iş yerlerine yönlenmesini artıracağı bilinmelidir. Eğitimdeki yaşanan bu sorunlarla birleşince çocuklar da üretim sürecinin bir parçası haline geliyor. Bütün çocukların yeri okul sıraları olmalı. Çocuk işçiliği ile mücadele de yoksulluk ile mücadele başa yazılmalı.
