Bir dönemin dikkat çeken ressamlarından Simkurt Kabaağaçlı’nın kim olduğu ve ailesiyle bağları araştırılıyor. Suna Selen’in oğlu olan Simkurt Kabaağaçlı hakkında vatandaşlar internette bilgi arıyor. İşte detaylar...
SİMKURT KABAAĞAÇLI KİMDİR?
Simkurt Kabağaçlı, genellikle “Derya” olarak anılan, Suna Selen’in oğlu ve ünlü kabilesi Cevat Şakir Kabaağaçlı (nam-ı diğer “Halikarnas Balıkçısı”) ile dolaylı akrabalığı olan bir isimdir. Üretken bir görsel sanatçı olma potansiyeli olan Simkurt, dramatik bir yaşam öyküsüne sahiptir. 2006 yılında vefat etmiştir.
SİMKURT KABAAĞAÇLI ANNESİ KİMDİR?
Simkurt Kabağaçlı, Türk sanat dünyasının ve aydın ortamının tanınmış ailelerinden biriyle bağ içindedir. Annesi Suna Selen, köklü edebiyat- ve sanat çevrelerinden gelen bir oyuncudur. Kabağaçlı soyadı ve Kabaağaçlı ailesi sayesinde, Cevat Şakir Kabaağaçlı ve çevresiyle akrabalık ya da yakınlık söz konusu olmuştur.
SİMKURT KABAAĞAÇLI NE MEZUNU?
Kaynaklara göre, Manavgat Lisesi’ni bitirmiştir ve yaşamının bir dönemini İngiltere’de geçirmiştir. ardından Türkiye’ye, özellikle Side sahil kentindeki evine dönmüştür. Bu coğrafi bağ, onun sanatsal üretimini ve toplumla ilişkisini biçimlendirmiştir.
SİMKURT KABAAĞAÇLI NE İŞ YAPAR?
Side sokaklarında eserler üreten ve satan bir kişi olarak tanınmıştır. Özellikle çizimlerinde Kabaağaçlı ailesinin sanatsal genetik mirasının izleri görülmektedir. Bu yönüyle yerel halk arasında “resimli adam” olarak hatırlanmaktadır.
SİMKURT KABAAĞAÇLI NEDEN ÖLDÜ?
Simkurt’un yaşamı, sanatının yanında kişisel mücadelelerle de örülüdür. Bir dönem uyuşturucu bağımlılığı yaşamış, sonrasında kendi iradesiyle bu durumdan sıyrılmayı başarmıştır. Ancak bu süreçte alkol bağımlılığı ve şizofreni gibi ruhsal sağlık sorunlarıyla da karşılaşmıştır. Yerel anlatımlarda Side’de sevilen biri olmasına rağmen, iletişim kurmanın kendisiyle her zaman kolay olmadığı belirtilir.
SİMKURT KABAAĞAÇLI NE ZAMAN ÖLDÜ?
Simkurt Kabağaçlı, 6 Ekim 2006 tarihinde vefat etmiş, 7 Ekim’de Side Mezarlığı’na defnedilmiştir. “Derya” diye anılan bu figürün yaşamının, hem yaratıcı hem trajik yanlarıyla hatırlanması, sanat- ve aile çevresi açısından dikkat çekicidir.





