AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, tv100 ekranlarında katıldığı yayında, sürecin çok yönlü işlediğini ifade etti. Çelik, şu cümleleri aktardı:
“Devletin terörle mücadelesinde sert güç unsurları dediğimiz TSK, jandarma, polis ve korucularımızla verilen mücadelenin yanı sıra, terör örgütünün çözülmesini teşvik eden yasal düzenlemeler de yapılmıştır. Bu düzenlemeler, bizim dönemimizden önce Milli Güvenlik Kurulu'nda alınan tavsiyeler doğrultusunda başlatılmıştır.”
Çelik, silahsızlanmanın üç ana kategoride gerçekleşeceğini ve bu kategorilerin yönetilmesinde Türk Silahlı Kuvvetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı’na bağlı doğrulama mekanizmalarının devrede olacağını söyledi.
"TARİHİ DEĞERE SAHİP"
Törenin Türkiye dışında bir bölgede gerçekleşeceğini vurgulayan Çelik, bu durumun süreçteki bazı detayları karmaşık hale getirdiğini, fakat bunun planlamada bir sapma yaratmadığını belirtti. Sürecin kontrollü bir şekilde yürütüldüğünü ve nihai hedefin terörsüz bir Türkiye olduğunu vurguladı.
“Şu ana kadar sürecin zamanlamasında öngörülerimizle bir sapma yaşanmadı. Arkada çok sayıda detayın yönetilmesi gerekiyor. Bu, Türkiye’yi terör yükünden kurtarmak açısından tarihi değere sahip.”
"SİLAHLI MÜCADELE DÖNEMİ SONA ERDİ"
Terör örgütü PKK’nın kurucu isimlerinden olan Abdullah Öcalan, 26 yıl aranın ardından ilk kez videolu bir mesaj yayımlayarak sürece dair kapsamlı değerlendirmelerde bulundu. Öcalan, geçmişte kaleme aldığı “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı”na vurgu yaparak, PKK’nın 12. Fesih Kongresi’ne destek verdi.
“27 Şubat 2025 tarihli Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı'nı savunmaya devam ediyorum. Bu kongrede alınan kararlar tarihi bir nitelik taşımaktadır. Demokratik siyaset stratejisi, silahlı mücadele dönemini sona erdirmiştir.”
"DEMOKRATİK TOPLUM MANİFESTOSU" HAZIRLANDI
Öcalan açıklamasında, 50 yıla yakın süren hareketin yeni bir evreye girdiğini belirterek, "Demokratik Toplum Manifestosu" adı altında yeni bir belge hazırladığını duyurdu. Bu manifestonun sadece Kürtler için değil, bölgesel ve küresel toplumlar için de yeni bir yol haritası olabileceğini söyledi.
“Bu, bir kayıp değil; aksine tarihi bir kazanımdır. Silahlı mücadeleden demokratik hukuk sürecine gönüllü bir geçiştir. Yeni dönem için Meclis çatısı altında görev yapan DEM ve diğer partilerin sorumluluk alması önemlidir.”
TBMM'DE YENİ SÜREÇ
Öcalan mesajında, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) bir komisyon kurulmasının sürecin yasal bir zemine oturtulması açısından kritik olduğunu vurguladı. Gönüllü silah bırakma ve kapsamlı denetim mekanizmalarıyla bu geçişin kamuoyuna şeffaf şekilde yansıtılması gerektiğini belirtti.
“Bu sürecin samimi yürütüldüğünü görüyorum. Atılan adımların boşa çıkmayacağına inanıyorum. Demokratik siyaset ve hukuk temelinde yeni bir döneme geçiş sağlanmaktadır.”
"ÖZGÜRLÜĞÜM BİREYSEL DEĞİL TOPLUMSAL MESELEDİR"
Öcalan, açıklamasında kişisel özgürlüğünü doğrudan talep etmediğini ifade etti ve özgürlüğün bireysel değil, toplumsal bir kavram olduğunu belirtti. Felsefi temelde kurduğu mesajda “Toplum özgürleşmeden birey özgürleşemez” vurgusu yaptı.
“Silahın değil, siyasetin gücüne inanıyorum. Tüm gelişmelerin, Demokratik Modernite Güçlerini yeni bir evreye taşıyacağına inanıyorum. Önümüzdeki dönem, daha somut ve stratejik adımlarla ilerlemelidir.”
