Yüksek Arap Aşiret ve Kabileler Meclisi Başkanı Mudar Hamad, çatışmaların perde arkasına dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. Türkiye gazetesine konuşan Hamad, Dürzi milislerin İsrail ve PKK/YPG desteğiyle hareket ettiğini ve bölgede büyük bir insanlık dramı yaşandığını iddia etti. Hamad, "400’ü aşkın şehidimiz var. Kadınlarımız tecavüze uğradı, evlerimiz ateşe verildi. Bu suçu işleyenler sadece milisler değil, onları destekleyen küresel güçlerdir" dedi.
Hamad, özellikle Dürzi lider Hikmet el-Heciri'yi hedef alarak, bu grubun yıllardır Suriye-Lübnan sınırında yasa dışı ticaret ve kaçakçılık faaliyetlerinde bulunduğunu ve Esad rejimiyle ortak hareket ettiğini öne sürdü.
SURİYE ORDUSUNUN ÇEKİLMESİYLE DENGE BOZULDU
Bölgedeki tansiyonun yükselmesinde, Suriye ordusunun Süveyda’dan geri çekilmesinin önemli rol oynadığı bildiriliyor. Güç boşluğundan yararlanan Dürzi milisler, saldırılarını artırınca, Arap aşiretleri silahlı karşılık vererek kitlesel bir mobilizasyon başlattı. Yerel kaynaklar, bölgeye 100 bini aşkın Arap savaşçının sevk edildiğini belirtiyor.
YENİ HEDEF: KAMIŞLI VE PKK/YPG VARLIĞI
Mudar Hamad’ın açıklamalarında dikkat çeken bir diğer unsur ise Süveyda sonrası hedefin Kamışlı olduğunun ilan edilmesi. Hamad, çatışmalarda yalnızca Dürzi unsurların değil, kuzeyden gelen PKK/YPG keskin nişancılarının da aktif rol aldığını vurguladı. “Süveyda istikrara kavuşmadan geri çekilmeyeceğiz” diyen Hamad, mücadelenin yalnızca toprak kazanımı değil, Suriye’nin bölünmesine karşı verilen bir bağımsızlık savaşı olduğunu savundu.
BÖLGE YENİ BİR CEPHEYE DÖNÜŞEBİLİR
Ortadoğu uzmanları, Süveyda’daki gelişmelerin bölgesel istikrarı tehdit ettiğini ve İsrail, İran ve ABD gibi aktörlerin de bu çatışmalarda dolaylı olarak taraf olduklarını belirtiyor. Uzmanlara göre, Suriye’deki etnik ve mezhepsel fay hatları yeni bir çatışma döneminin fitilini ateşleyebilir.