Olay, fakülte bahçesinde yüksek sesle ilan edilen sloganlarla başladı, tekme ve yumrukların devreye girmesiyle de fiziksel çatışmaya evrildi.
KAVGA BÖYLE BAŞLADI
Olayın fitili, sol görüşlü bir grup öğrencinin “Bu fakültede artık bozkurt işareti yapılmayacak” diye yüksek sesle bağırmasıyla ateşlendi. Ardından “gel” diye çağrıda bulunan grup, milliyetçi öğrencileri provoke edercesine tutumlar sergiledi. Milliyetçi öğrenciler de karşılık olarak “apo p**, p** kalacak” sloganlarını yükseltti.
Sloganların duyulmasıyla birlikte iki grup arasında kısa sürede arbede başladı; tekmeler ve yumruklar havada uçuştu. Olay yerinde bulunan güvenlik personeli ve özel güvenlik görevlileri hızla müdahalede bulundu. Kavgayı güçlükle ayıran görevliler, durumu kontrol altına almaya çalıştı. Ancak gergin hava hâlâ fakülte çevresinde hissediliyor.
ORTALIK BİR ANDA KARIŞTI
Kavga sırasında bazı öğrencilerin yere düştüğü, yaralanma riski taşıdığı gözlemlendi. Özel güvenlik ekiplerinin müdahalesi ile gergin ortam dengelense de, olay kısa sürede çözülemedi. Bazı kaynaklara göre polis ekipleri de bölgeye intikal etti.
ÜNİVERSİTELERDE SİYASİ GERİLİMLER SÜRÜYOR
Benzer ideolojik çatışmalar, Ankara Üniversitesi’ne özgü bir durum değil; son yıllarda pek çok üniversitede benzer olaylar yaşandı. İşte bazı örnekleri:
Geçmişte Ankara Üniversitesi’nin farklı fakültelerinde sol görüşlü öğrencilere yöneltilen saldırı iddiaları kamuoyuna yansımıştı. Bazı olaylarda darp, bıçaklı saldırılar ve kampüs güvenliklerinin yetersiz müdahalesi gündeme gelmişti.
Ocak 2024’te üniversitenin İletişim Fakültesi kantininde karşıt görüşlü öğrenciler arasında taş ve sandalye atılmasıyla başlayan kavga, çevik kuvvetin kampüse girmesine neden olmuştu.
Benzer biçimde, başta ODTÜ olmak üzere diğer yükseköğretim kurumlarında ideolojik stand açma, söylem çarpışmaları ve fiziki müdahaleler sık sık kayıtlara geçiyor. Örneğin ODTÜ’de Türkoloji öğrencilerinin stand açması milliyetçi gruplar tarafından basılmış, arbede yaşanmıştı.
SORUNUN KÖKLERİ UZUN YILLARA DAYANIYOR
Benzer olayların sürekli tekrar etmesi, üniversite ortamında fikir çeşitliliğini tehdit ediyor. Öğrenciler arasında hoşgörüsüzlük ve kutuplaşma duvarları giderek kalınlaşıyor. Ayrıca güvenlik politikaları, öğrenci disiplin süreçleri ve üniversite yönetiminin tutumu da büyük rol oynuyor. Özellikle fakülte yönetimlerinin, öğrenciler arasında diyalog mekanizmalarını teşvik etmesi, provokatif söylemlerin önüne geçilmesi ve güvenlik personelinin olası çatışmalarda zamanında ve adil müdahale kapasitesini artırması acil çözüm önerileri arasında yer alıyor.
